Ekilmek zaten yeterince kötüydü bu yüzden bundan kimseye bahsetmek istemedim. | Open Subtitles | بما ان الانتظار كان سيء بما فيه الكفايه, لذا قرارت ان لا اخبر احد. |
geçen sene gerçekten çok kötüydü benim için. | Open Subtitles | وتمت موافقة الجميع العام الماضي كان سيء جدا بالنسبة لي |
Yüzük de diğer her şey gibi kötüydü. | Open Subtitles | الخاتم, مثل أي شيء أخر, كان سيء |
O zaman bu çok kötü çünkü konuşana kadar odadan çıkmıyorum. | Open Subtitles | حسناً، هذا كان سيء جداً، لانني لن أغادر حتى نتفق. |
Yani, o gerçekten çok kötü olmalı. | Open Subtitles | أعني لا بد و أنه كان سيء حقا |
Tam bir Felaketti. Kötü olmasıyla alakası bile olmaması dışında. | Open Subtitles | كانت كارثة،ليس لأنه فقط كان سيء |
Felaketti. | Open Subtitles | ذلك كان سيء. |
Futbol çıIgınlığı o kadar kötüydü ki insanlar savaşmak için oynuyordu. | Open Subtitles | عنف كرة القدم كان سيء للغاية. وقد منع "الفايكنج" وكذلك "كرمويل" لعب المباراة |
Neden o kadar kötüydü ki? | Open Subtitles | ماذا كان سيء للغاية عن الأعياد؟ |
Neden o kadar kötüydü ki? | Open Subtitles | ماذا كان سيء للغاية عن الأعياد؟ |
Bugün cebir dersinde olanlar çok kötüydü. | Open Subtitles | ماحدث كان سيء اليوم في حصة الجبر |
Çünkü sen son biri bana hamile olduğunu söylediğinde sonu gerçekten kötüydü. | Open Subtitles | شخص ما قال لي بأنه حامل و كان سيء حقاً |
Lucifer bir planı ve gerekçesi varken yeterince kötüydü. | Open Subtitles | "لوسيفر" كان سيء بما يكفي عندما كان لديه خطة وهدف. |
Birisinin kaybetmek zorunda olması çok kötü. | Open Subtitles | كان سيء أن يخسر أحدهم. |
Benim balom da çok kötü geçmişti. | Open Subtitles | حفل تخرجي كان سيء جداً أيضاً. |
İlk randevumuzun çok kötü geçtiğini biliyorum. | Open Subtitles | انصتي ذلك الموعد كان سيء |
— Oh, çok kötü, ha? — hayır. | Open Subtitles | -أوه, لقد كان سيء, أليس كذلك؟ |
- Felaketti. | Open Subtitles | - .ذلك كان سيء |