"كان مختلفاً" - Translation from Arabic to Turkish

• farklıydı
• farklı bir
• Farklı biriydi

O zaman işler farklıydı. İşe başladığında altı yardımcın vardı.
الوضع كان مختلفاً وقتها كان لديك ستة رجال أساسين كبداية

Ama meyve bahçesinden ayrılınca her şey farklıydı.
لكن الوضع كان مختلفاً بعد أن تركت البستان

Anneminkinden farklıydı.
فقط كان مختلفاً عما تصنعه أمي هذا هو الأمر

Allahtan öğle yemeklerini farklı bir yerde yiyordum.
لكن على الأقل، الآن الغداء كان مختلفاً كلّ يـوم في مكان ما

Benim düşündüğümden çok daha Farklı biriydi.
لقد كان مختلفاً تماماً عما تخيلته أيضاً

Odada sana şans getiren bir şey mi vardı bilemiyorum ama bir şeyler farklıydı.
لا أعلم إن كان لديك تعويذة حظ، لكن شيئاً ما كان مختلفاً

farklıydı. Hiç normal geri sarma gibi değildi.
لقد كان مختلفاً , لم أشعر بأنه تكرار طبيعي على الإطلاق

Silahtan çıkan patlama sesi, havai fişeklerin sesinden çok farklıydı.
صوت الرصاص كان مختلفاً تماماً عن صوت الألعاب الناريه

Biliyorum daha önce pek çok çılgınca şey yaptı, ama otobüste farklıydı.
أعلم أنه قام بالكثير من الأعمال الجنونية في الماضي لكن في الحافلة كان مختلفاً

Sanki pencereden gelmiş gibi birden belirdi ve diğer taraftaki görüntü de farklıydı.
ظهرت كأنها أتت من نافذة، والجانب الآخر كان مختلفاً.

Hâlbuki bizim zamanımızda çok farklıydı.
أتذكّر أنّ الوقت الذي قضيته هنا كان مختلفاً جداً

Saldırgan olduğumdan değil, bugün eski sevgilimi öldürmek istedim, ama o farklıydı.
وليس بأنني دائماً عدائية، حسناً أردت قتل حبيبتي السابقة اليوم لكن ذلك كان مختلفاً

Ama seçmelerdekinden çok farklıydı.
ولكن ذلك كان مختلفاً جداً عن تجربة الأداء

Kızının kazasından sonra bir iki kez gördüm onu. farklıydı.
رأيته مرّة أو مرّتين بعد حادث ابنته كان مختلفاً.

büyüdüğüm evdeydim, ama farklıydı, anladınız mı?
كنتُ في المنزل الذي كبرتُ فيه ولكنهُ كان مختلفاً

Futbol koçluğundan ne kadar farklıydı?
اذاً, كم هذا كان مختلفاً عن تدريب كرة القدم؟

Çünkü onun cezası buradakilerin hepsinden farklıydı.
لأنّ عقابها هنا كان مختلفاً عن عقاب الآخرين.

Ölmeden önce farklı bir Mimik'i öldürdüm.
فقبل أن أموت قتلت محاكياً ولكن ذلك كان مختلفاً

Arabada o türden yakıt kullanmak çok farklı bir şey.
الوقود الذي كان داخل السيارة كان مختلفاً جداً.

O zamanlar çok Farklı biriydi.
لقد كان مختلفاً حينها

Farklı biriydi.
لقد كان مختلفاً