Dükkanda kimse yoktu, biz de buraya geldik. | Open Subtitles | كان هناك لا أحد في المخزن، لذا جئنا هنا. |
Döndü, ama yapabileceği bir şey yoktu. | Open Subtitles | دار، لكن كان هناك لا شيء الذي هو يمكن أن يعمل. |
Chico'yu kurtarmak için yapabileceğin bir şey yoktu. | Open Subtitles | كان هناك لا شيء أنت يمكنك أن تعمله لإنقاذ تشيكو |
bu bir kaza değil, makinanın bir arzası yoktu. | Open Subtitles | هو كان لا حادث. كان هناك لا عطل الماكنة. |
Onu geri getirmek için yapabileceğim hiç birşey yoktu. | Open Subtitles | كان هناك لا شيءُ أنا يُمْكِنُ أَنْ لإعادته. |
Beni Micheal'la kanepede birlikte gördü, fakat birşey olduğu yoktu. | Open Subtitles | رَآني على الأريكةِ مَع مايكل، لكن كان هناك لا شيءُ يَستمرُّ. |
Ama Sharona'da, böyle olacağına dair hiçbir işaret yoktu. | Open Subtitles | لكن مَع شارونا، كان هناك لا إشاراتَ تحذيريةَ مطلقاً. |
İnsanların çalıştığını, o bölgede yürüdüklerini görebilirdiniz, ama bizim baktığımız yerden görecek pek birşey yoktu. | Open Subtitles | لكن مِنْ أين نحن يُمْكِنُ أَنْ نَرى ما كان هناك يسارَ كثيرَ. أيّ قِطَع كبيرة مِنْ الحطامِ مطلقاً؟ لا، كان هناك لا شيءُ. |
Onun için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | كان هناك لا شيءُ الذي أنا يُمْكِنُ أَنْ أعْمَلُ لها. |
Kusura bakma ama cilveleşme falan yoktu, adam kadını bayıltmış. | Open Subtitles | مع الاحترام، يا سيدي، كان هناك لا يمزح. هو طرق اخراجها. |
Ancak 3 milyar yıldır yaşam var, ve ondan önce hiç bir şey yoktu. | Open Subtitles | قد كان هناك إيايف لمدّة ثلاثة سنوات بييييون, لكنّ فيما مضى أنّ كان هناك لا شيئ . |
Üç acı veren hafta sonunda, elimizde hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لثلاثة أسابيع مؤلمة كان هناك لا شيء |
Tamam, olay yerinde kan izi yoktu. | Open Subtitles | الموافقة , uh، كان هناك لا أثرَ دمِّ في المشهدِ. |
Kimse. Evde kimse yoktu. | Open Subtitles | لا أحد، كان هناك لا أحد المنزل، |
O noktadan sonra bunu açıklamanın bir anlamı yoktu... | Open Subtitles | كان هناك لا فائدة لي إلى الأمام في هذه اللحظة ... |
Demek istediğim, o kadını durduracak bir şey yoktu. | Open Subtitles | أعني، كان هناك لا وقف تلك المرأة. |
Sıradışı hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | كان هناك لا شيءُ إستثنائي. |
Buna karşın, ortada bu konuda çıkış yolu söyleyecek kimse yoktu. | Open Subtitles | بعد كل شيء, كان هناك لا أحد اليسار إلى بالعدول عن ذلك. ( مفاتيح كمبيوتر النقر ) |
"Ama bunların hiçbirisi yoktu. | Open Subtitles | "لكن كان هناك لا شيئ من ذاك. |
Öyle bir şey yoktu. | Open Subtitles | Uh... كان هناك لا شيئ. |