"كان والدها" - Translation from Arabic to Turkish

    • Babası
        
    • Babasının
        
    Evet, Babası bir işe yarasaydı tüm bunları yaşamak zorunda kalmazdık. Open Subtitles أجل ، لو كان والدها جيداً لما مررنا بكل هذه المشاق
    Evet, Babası bir işe yarasaydı tüm bunları yaşamak zorunda kalmazdık. Open Subtitles أجل ، لو كان والدها جيداً لما مررنا بكل هذه المشاق
    Babası sürekli Suriye'de kalan işini düşünüyordu, tam gelişmekte iken bir bombayla darmadağın olmuştu. TED كان والدها يفكر باستمرار عن مشروعه المزدهر في سوريا الذي تم تدميره تماماً بقنبلة
    Dördüncü kattan düşüp beli ciddi bir şekilde yaralandığında Babası işteymiş. TED كان والدها في العمل عندما سقط من الدور الرابع وآذى ظهره بشدة.
    Babasının hep o müzik öğretmeni olduğunu düşünmüştük, değil mi? Open Subtitles لقد اعتقدنا دائما ان مدرس الغناء كان والدها , اليس كذلك ؟
    Babasının karısından ve borsadan kaçmak için gittiği yer. Open Subtitles حيث كان والدها يذهب للهروب من زوجته وسوق الأوراق المالية
    Tam da iyileşmek üzere olan Babası... ..ölümün soğuk pençesini... ..üzerinde hissettiği için-- Open Subtitles عندما كان والدها على وشك الشفاء فجأة جائت له اليد الباردة للموت
    Çünkü Babası sizin babanızı batırmış ve sizi bu hayata mahkum etmiş. Open Subtitles لأنه كان والدها ملويش ريدج واي الذي عمل بلا ضمير لإنهاء والدك وحكم عليك خادمه مدى الحياة
    Chapter için, efendim. 70'li yılların sonlarında Babası benim arkadaşımdı... Open Subtitles لصالح شابتر يا سيدى ، فى أواخر السبعينات فقد كان والدها صديقى
    Anlamalı, Babası devlet tarafından öldürüldü ya da gangsterler üstüne çimento dökerek gömdüler, Open Subtitles إكتشاف إن كان والدها قتل بواسطة الحكومة أو دفن في الإسمنت على يد العصابات
    Reddediyor tabi. Anlaşanın Babası Bob Warner olduğunu söylüyor. Open Subtitles وبالطبع انكر الامر وقال ان المتصل كان والدها بوب ورنر
    Babası ön sundurmada tüfeğiyle duruyordu. Dedi ki: Open Subtitles و كان والدها على ينتظر عند الباب و معة البندقية، و قال لي:
    Bir yılbaşı günü evindeymiş. Babası büyük bir çete davasıyla ilgileniyormuş. Open Subtitles كانت بالمنزل فى رأس السنه و كان والدها لديه قضيه ابتزاز كبيره
    Bir yılbaşı günü evindeymiş. Babası büyük bir çete davasıyla ilgileniyormuş. Open Subtitles كانت بالمنزل فى رأس السنه و كان والدها لديه قضيه ابتزاز كبيره
    Baba aynı zamanda bebeğinde Babası. Open Subtitles إذاً هل كان والدها هو والد الطفلة أيضاً ؟
    Babası da bu CEO'lar gibiyse onu terk etmiş olabilir. Open Subtitles حسنا ان كان والدها يشبه هؤلاء المديرين التنفيذيين فقد قام غالبا بهجرها ايضا
    Becca'yı seviyor. Eğer Babası iyi kazanç getiren bir işte çalışırsa güzel olur diye düşündü. Open Subtitles لقد ظنت أنه سيكون من الجميل لو كان والدها يعمل عملا ذو فائدة
    Güzel bir elbisenin altında saklanıyor olsa da içinde Babası gibi bir gangster olduğu ortada. Open Subtitles يمكن أن تراها في ثوب لطيف وجميل لكن تحت هذا كله تظل أحد أفراد العصابة تماماً كما كان والدها
    Üniversitede oda arkadaşımın Babasının yıkılırken ikinci kulede olduğunu öğrendim. Bu bir kabus. Open Subtitles لقد أكتشفت للتوّ، بأن زميلتي الجامعيّة بالسكن كان والدها بالبرج الثاني عندما سقط، إنه كابوس
    Babasının başından beri bildiği bir şey ve senin de bildiğin, sanıyorum ki. Open Subtitles هذا الـأمر كان والدها يعرفه منذ البدايه، وأنت كذلك، علي ما أعتقد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more