Bu boktan davranış şekli. Bu liste ile ilgili olarak çok tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | لقد كان يتصرف بغرابة فيما يتعلق بهذا القائمة |
Bilmiyorum dostum, son günlerde çok tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | أنا لا أعلم يا رجل, لقد كان يتصرف بغرابة مؤخرًا |
Son zamanlarda tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | كان يتصرف بغرابة في الآونة الأخيرة |
Son sayım için sıraya girdiğimizde tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف بغرابة عندما اصطففنا للعد النهائي |
Ben kışın onu bulduğunda, gerçekten tuhaf davranıyordu | Open Subtitles | ،عندما وجدته في أراضي الشتاء كان يتصرف بغرابة شديدة |
Gitmeden önceki gece çok garip davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف بغرابة شديدة فى الليلة التى رحل فيها |
- Adım Carol. Oğlum çok tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | أسمي كارول و أبني كان يتصرف بغرابة |
Nelley'nin tuhaf davranıyor dediği adam değil mi o? | Open Subtitles | أليس ذلك الرجل الذي قال (نيلي) إنه كان يتصرف بغرابة ؟ |
Hem yolculuklarda çok suratsız, hem de Alejandro beni gözleriyle soymaya kalktığından beri bir tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | أقصد أنه ليس مرحا لكي تسافري معه، في كل الأحوال. و مؤخرا كان يتصرف بغرابة منذ أن قام (أليخاندرو) بمغازلتي. |
Bak, Gornt minibüs saldırısından beri tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | إسمع، (غورنت) كان يتصرف بغرابة منذ أن هًوجمت شاحنتنا. |
tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | لقد كان يتصرف بغرابة |
Evet, tuhaf davranıyor. | Open Subtitles | -بالطبع، لقد كان يتصرف بغرابة . |
Ne olduğunu bilmiyorum ama geri geldiğinde tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | لا أعرف أين كان وجهته, ولكن عندما عاد كان يتصرف بغرابة |
Arkadaşın bu sabah oldukça tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | صديقك كان يتصرف بغرابة هذا الصباح |
Gece çok tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف بغرابة اليوم |
- Çok tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف بغرابة |
Onun yapacağı şeyler değil. Spencer da tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | و (سبينسر) كان يتصرف بغرابة أيضاً (أريد أن أتحدث من د. |
Eğer sizin için uygunsa, ameliyattan sonra gözümü ondan ayırmayacağım. - Bence çok garip davranıyordu. | Open Subtitles | لابأس , أود أن أراقبه بعد ذلك لقد كان يتصرف بغرابة |
Oradaki eleman çok garip davranıyordu. Sanki seni tanıyor gibiydi. | Open Subtitles | ذاك الشخص كان يتصرف بغرابة كأنه يعرفك أو شيء من هذا القبيل |
O gece siz ayrıldıktan sonra çok garip davranıyordu. | Open Subtitles | -لقد كان يتصرف بغرابة حقاً، تلك اليلة |