Yapamadım... Kahvaltıda sahanda yumurta yiyordu. | Open Subtitles | لم أستطع , لقد كان يتناول البيض المقلي على الافطار |
Evet, olur. Çünkü Renny Grant 20.30'da yemek yiyordu. | Open Subtitles | نعم , هو , لأن المنحة رينى كان يتناول وجبة العشاء في 8: |
Sürekli fıstık ezmesi yediği için herkes onun deli olduğunu düşünürdü. | Open Subtitles | الجميع يعتقد انه مجنون ، الطريقة التي كان يتناول بها زبدة الفول السوداني. |
Esrar kullanıyordu. Büyük hayalleri vardı ama hiç icraat yoktu. | Open Subtitles | كان يتناول المخدرات، كانت لديه أفكاراً عظيمة ولم يفعل شيئاً |
Yulaf lapasının yanında lor, kaymak, acı ve turşu da yerdi. | Open Subtitles | ومع البليلة كان يتناول الحليب الرايب والشطة والمخللات |
Kahvaltıda bisküvi yerken boğazına kaçmış. | Open Subtitles | إختنق بفعل قطعة بسكويت بينما كان يتناول الفطور |
Sakinleştirici ilaçlar alıyordu, | Open Subtitles | كان يتناول مضاد للتوتر والقلق |
Kalbiyle ilgili herhangi bir ilaç aldığını biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل تعرف إن كان يتناول أي أدوية بشأن حالة قلبه؟ |
Mahallemdeki bir Fransız restoranında yemek yiyordu. | Open Subtitles | كان يتناول العشاء، في مطعم فرنسي، في حيِّ |
Sence Stan bu sefer de Abe'le yemek mi yiyordu? Soralım bakalım. | Open Subtitles | هل تعتقد بأن "ستان" كان يتناول شريحة لحم مع "أيب" هذه المرة. |
Onu bıraktığımda iyiydi. Etrafta koşuşuyor, yemek yiyordu. | Open Subtitles | لقد كان بخير عندما تركتة كان يتناول الطعام |
H.M., son 10 yılının çoğunu hatırlayamadığı gibi yeni hatıralar da edinemiyordu. Hangi günde olduğunu unutuyor, söylediklerini tekrar ediyor hatta art arda birkaç öğün yemek yiyordu. | TED | فعدا عن فقدانه معظم ذكرياته عن العقد الأخير، لم يعد هـ. م. قادرًا على تكوين ذكريات جديدة، وأخذ ينسى في أيّ يومٍ هو، ويكرر التعليقات، حتى أنّه كان يتناول عدة وجبات متتالية. |
Sürekli fıstık ezmesi yediği için herkes onun deli olduğunu düşünürdü. | Open Subtitles | الجميع يعتقد انه مجنون الطريقة التي كان يتناول بها زبدة الفول السوداني |
Burası... Ailesiyle yemek yediği yer. | Open Subtitles | هنا كان يتناول عشاءه العائلي |
Evde yasadışı uyuşturucu kullanıyordu. | Open Subtitles | كان يتناول مخدرات فى المنزل |
Antipsikotik mi kullanıyordu? | Open Subtitles | كان يتناول دواء مضاد للذهان؟ |
Ama eskiden Thiothixene kullanıyordu. | Open Subtitles | لكنه كان يتناول الـ (فياثيزين) |
Şehrin Belediye Başkanı burada yemek yerdi. | Open Subtitles | عمدة "فيجاس" كان يتناول الطعام هنا. حسنٌ.. |
O süt ve bisküvi, yerken boğazına kaçtı ne yaptıysa çıkaramamış. | Open Subtitles | بينما كان يتناول حليبه وبسكويته إنحصر شئ في حنجرته |
İlaç alıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يتناول الأدوية. |
Hangi ilacı aldığını bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعرف بالضبط ماذا كان يتناول |