Seni şok ederek depresyondan çıkarabileceğini mi sanıyordu? | Open Subtitles | هل كان يظن أنه سيصدمك لكى يخرجك من الإكتئاب ؟ |
Belki de onları iyileştirdiğini, lanetten kurtardığını falan sanıyordu. | Open Subtitles | ربما كان يظن أنه يعالجهم ينقذهم من اللعنة بطريقة ما. |
İşleri kendisinin yürüttüğünü sanıyordu. Kafeteryadaydık bir adamı çok fena dövüyorduk arkadan bir gardiyanın geldiğini gördüm. | Open Subtitles | كان يظن أنه مدير السجن كنا في الكافيتريا نبرح شخصاً ما ضرباً |
İsa ve kahrolası haçı üstüne yemin ederim ki beni budala yerine koyduğunu sanıyorsa, bacaklarını kırarım. | Open Subtitles | أقسم بعيسى المسيح على الصليب اللعين إن كان يظن أنه يجعل منى أحمقاً سأكسر قدميه |
Beni atlatabileceğini sanıyorsa buyursun denesin! | Open Subtitles | إن كان يظن أنه قادر على هزيمتي، فليحاول. |
Bunu bedel olarak gördü. Karma olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | كان يظن أنه رد دين أو أنه عاقبة أخلاقية |
Herkes onun harika bir kız olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | الكل كان يظن أنه رائعة |
Radyasyon direnci üzerinde çalıştığını sanıyordu. | Open Subtitles | كان يظن أنه يعمل على مقاومة الإشعاع |
Serserilik dersi alacağını sanıyordu. | Open Subtitles | كان يظن أنه يأخذ دروس فى شىء غير مفهوم |
Sonra anladım ki kendisini sen sanıyordu. | Open Subtitles | وقد بدأت أستوعب كان يظن أنه أنت |
Tommy seni bir canavardan koruduğunu sanıyordu. | Open Subtitles | "تومي" كان يظن أنه يحميكِ من وحش. |
Başka bir yol olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | هو... هو كان يظن أنه يوجد طريقة اخرى |