"كان يعلم بأنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyordu
        
    Öleceğini biliyordu, ve bunu değiştirebilecek birşey yoktu. Open Subtitles كان يعلم بأنه سيموت ولا يوجد شيء يمكنكما فعله لتغيير ذلك
    O davalarla ilgili bir şeyler yapması gerektiğini biliyordu. Open Subtitles لقد كان يعلم بأنه كان عليه أن يقوم بفعل شيء ما بخصوص هذه القضايا
    Mektupta o kadar belli olmayan iki şey var. Öleceğini biliyordu ve seni çok seviyormış. Open Subtitles هناك أمران جليان بهذه الرسالة، كان يعلم بأنه سيموت وأنه أحبك كثيراً
    Sanırım bir şekilde bunun olacağını biliyordu. Open Subtitles حسناً ، ربما . اعتقد بطريقة ما انه كان يعلم بأنه قادم
    Yeryüzünde çok fazla yaşayamayacağını biliyordu, Open Subtitles كان يعلم بأنه لا يمكنه النجاة على السطح مدة طويلة
    Johnny çok uzun zamanı olmadığını biliyordu. Open Subtitles جوني كان يعلم بأنه لم يعد يتبقى امامه الكثير
    Bir süreliğine gideceğini biliyordu. Open Subtitles لقد كان يعلم بأنه سيغيب لفترة ما
    Tehlikeli bir oyun oynadığını biliyordu. Open Subtitles لكنه كان يعلم بأنه يلعب لعبة خطرة
    Washington senin kaderin olduğunu biliyordu. Open Subtitles أن واشنطن كان يعلم بأنه لديك مصيرك
    Baban biliyordu. Öldürüleceğini biliyordu. Open Subtitles كان والدكُ يعلم, كان يعلم بأنه سيقـُـتل
    Öleceğini biliyordu. Open Subtitles لقد كان يعلم بأنه سيموت
    Bjørn Rasmusen'in ölümü daha feciydi. Adam öldürüleceğini biliyordu. Open Subtitles لقد كان الأمر أصعب مع (بيان) لأنه كان يعلم بأنه سيموت
    Senden nefret edeceğini biliyordu. Open Subtitles كان يعلم بأنه سيكرهكِ بشدة.
    GHB'nin benzerini yaptığını biliyordu. Open Subtitles كان يعلم بأنه كان يصنع نظيرًا لل(جي اتش بي)
    Zavallı Pichon, sadece kaybedeceğini biliyordu. Open Subtitles والقصير(بيشون) كان يعلم بأنه سيخسر
    Goat dönüşmekte olduğunu biliyordu. Open Subtitles جوت) كان يعلم بأنه يتحول)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more