"كان يفكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşünüyordu
        
    • düşündüğünü
        
    • düşündü
        
    • planlıyordu
        
    • geçiyordu
        
    • düşünüyorsa
        
    Bu desenler hakkında düşünüyordu, O, tekbaşına onları 12 -- 12x12 boyutlu yapabilirdi. TED كان يفكر في هذه الأنماط، وتمكن من صنعها بحجم 12 12 في 12.
    Burada aklımıza bir soru geliyor: Acaba ölçülürken ne düşünüyordu? TED و هذا بدوره يقودنا إلى التساؤل : فيما كان يفكر هذا الرجل ، عندما تم قياس معدل سعادته ؟
    Bir şekilde içine baktığımda, balıkçı olarak, çok kişisel bir görüş noktasından, az çok anlamaya başladım. Peki, dünyanın geri kalanı bunun hakkında ne düşünüyordu? TED وكما قلت من يتطلع إلى ذلك، من وجهة نظري كصياد، بدأ نوع من المعرفة، حسنا، كيف كان يفكر بقية العالم في هذا ؟
    Ne düşündüğünü tahmin edebiliyorsunuz sanırım, değil mi? Open Subtitles أراهن أنكم تعرفون بما كان يفكر, أليس كذلك؟
    İlaç bağımlılığı geliştirmeyi düşündü, fakat bu aptallık olurdu. Open Subtitles كان يفكر بإدمان إحدى المخدرات لكن وجدها حماقة
    Eşi ile bir gezi yapmayı planlıyordu. Open Subtitles أظن أنه كان يفكر في أخذ زوجته في رحلة
    Çocuklardan biri elmayı tutarken, sesli düşünüyordu, TED إذ بصبي كان يفكر بصوت عالي، ماسكاً التفاحة،
    İleriyi düşünüyordu, bunların gerçekte nasıl yeni bir yaşam şekli oluşturacaklarını. TED كان يفكر بعيدا لكيفية نمو هذا في الواقع إلى نوع جديد من الحياة
    Hayır, Güney Afrika ve insanoğlu için gerekli vizyonu düşünüyordu. İşte bu onu meşgul etti -- TED لا , بل كان يفكر برؤية لجنوب أفريقيا .. وللبشرية جمعاء .. هذا ما أبقاه
    Bu yarışa kadar, Brandenburg şampiyonayı şimdiden kazandığını düşünüyordu. Open Subtitles عَبر هذا السباق ، براندنبــرج .. كان يفكر بأنه كان الفائز بالبطولة ..
    Kaçak işçilerin yaptığı malları ithal ederken ne düşünüyordu? Open Subtitles فيم كان يفكر و هو يستورد بضاعة مصنعة من نظام السخرة؟
    Beyaz bir insan beyaz oyuncularla yarışamayacağımızı düşünüyordu. Open Subtitles ذلك الطريقه التي كان يفكر به أى شخص أبيض. بأنّنا لا نستطيع أن نتنافس مع اللاعبين البيض.
    Annenle baban seni buraya gönderirken ne düşünüyordu? Open Subtitles ما الذي كان يفكر فيه والداك ليرسلوك إلى هنا ؟
    Sana gelince Alexis, baban senin ne olduğunu düşünüyordu sence? Open Subtitles و بالنسبة لك انت "اليكسيس" فان اباك كان يفكر بانك
    Ameliyat olmayı düşünüyordu, ama o gözlüklerle olan görünüşünü seviyordum. Open Subtitles لقد كان يفكر بإجراء جراحة لعينيه لكن كان يعجبني منظره بالنظارة
    Sadece o günün de diğer günler gibi başladığını ve onunda muhtemelen Sam'i düşündüğünü biliyorum. Open Subtitles كل ما أعلمه بأن اليوم بدأ كغيره من الأيام و بأنه من المحتمل كان يفكر بها
    Sadece o günün de diğer günler gibi başladığını ve onunda muhtemelen Sam'i düşündüğünü biliyorum. Open Subtitles كل ما أعلمه بأن اليوم بدأ كغيره من الأيام و بأنه من المحتمل كان يفكر بها
    Yüzsüz hilekâr. Yeğenimle evlenebilecek kadar iyi olduğunu düşündü. Open Subtitles الوغد كان يفكر انة جيد لكى يتزوج ابنة اخى
    Kapağını açmayı planlıyordu. Open Subtitles انه كان يفكر بازاله الغطاء من عليه.
    Aklından bütün pis işler edepsiz şeyler geçiyordu. Open Subtitles لقد كان يفكر بشأن كل الأشياء القذرة والأشياء الشريرة...
    Eğer benim süt danasını almayı düşünüyorsa, unutsun. Open Subtitles إذا كان يفكر بشراء بقرة الحليب الجديدة فيمكنه نسيان ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more