"كان يومي" - Translation from Arabic to Turkish

• bir gün geçirdim
• bir gün geçiriyordum
• günümdü
• benim günüm

Çok zor ve kötü bir gün geçirdim. Bir de senin ölümünün vicdan azabını çekemem.
لقد كان يومي صعبا كفاية حتى لا اتسبب بموتك يا رجل

Üzgünüm, eğer yardımı olacaksa bende çok zor bir gün geçirdim.
أنا آسفة، اذا كان هذا يساعد، كان يومي شاقاً بالعمل

Büyük ihtimalle, kung fu tarihindeki herkesten daha berbat bir gün geçirdim.
ربما كان يومي أسوأ يوم في تاريخ الكونغ فو

Aslında bilmek istersen, 30 dakika öncesine kadar harika bir gün geçiriyordum, ta ki senin çeneni kapatmayacağını anladığım ana dek.
حسناً ، إذا كنت حقاً تريد أن تعرف لقد كان يومي رائعاً حتى منذ حوالي 30 دقيقة عندما أدركتُ أنك لن تخرس

Zor bir gün geçiriyordum ve şaka yaptım.
لقد كان يومي قاسياً جداً و كنت أمزح

İlk günümdü ve bilirsin, bu ofisteki insanların bana saygı duymalarını istiyorum ve...
كان يومي الاول و أردت أن يحترمني الجميع هنا

Lastikler için olan. Neyse, işte benim günüm böyle geçti.
كما تعلمين، لأجل الإطارات على أي حال، ذلك كان يومي

- Uzun bir gün geçirdim. Bulmacaların için enerjim kalmadı.
كان يومي حافلًا، ولا أملك طاقة تذكر لأحجياتك.

İyi bir gün geçirdim. Fark ettiğine sevindim.
كان يومي جيداً سعيد لأنك لاحظت هذا الأمر

Kötü bir gün geçirdim. 42 kişiyi geri çevirdim, bir yönetmen kovdum, çocuklarımı dövdüm...
كان يومي سيء ,أصبحت في سن ال42 و طردت مخرج ,و ضربت أطفالي...

- Biliyorsun, zor bir gün geçirdim.
-لقد كان يومي صعباً تعرفين. -لا في الحقيقة لا أعرف.

Zorlu bir gün geçirdim, yani kayıt yaptırmak istiyorsan, kabul masası girişte, lobide.
نعم لقد كان يومي مرهقاً، لذا إن كنت تريد الفحص... مكتب القبول في الردهة الرئيسية...

Kötü bir gün geçirdim, eşyalarım bir kutuda geldi..
كان يومي فظيعاً ، وصلني الصندوق

İşte bayağı yorucu bir gün geçirdim.
لقد كان يومي شاق جداً في العمل

Zor bir gün geçirdim, sadece yalnız kalmak istiyorum.
انظر، كان يومي عصيبا واريد ان اكون وحدي

Zor bir gün geçiriyordum, sana patladım.
لقد كان يومي قاسياً جداً وكنت أمزح

- İyiydim, Rene. Aslında iyi bir gün geçiriyordum.
كنت بخير كان يومي ممتاز جداً، في الواقع

Kötü bir gün geçiriyordum ve ve bundan etkilendim galiba.
لقد كان... يومي سيّئاً و... -وتركتُ ذلك يؤثّر فيّ على ما أظنّ

Oldukça iyi bir gün geçiriyordum.
كان يومي جيداً جداً

Sekiz yıl önce bugün kamptaki ilk günümdü.
قبل ثمانية سنوات, اليوم كان يومي الأأول في المخيم.

Aman Tanrım, o gün benim ilk günümdü değil mi?
يا إلهي، ذلك كان يومي الأول، صحيح؟

benim günüm çok güzel geçti.
كان يومي سارًّا، فلا أوشك على التخرّج وحسب...