Sen de değerli boş vaktini Yaşlı bir bayanla konuşarak geçiriyorsun. | Open Subtitles | إذا.. بوقتك الثمين الفارغ أنت تتكلم مع سيدة كبيرة في السن |
Yaşlı bir kadındı. Yaşlılara ne oluyorsa ona da o oldu. | Open Subtitles | كانت كبيرة في السن حدث لها ما يحدث لكل كبار السن |
Buraya kadarı kolaydı ama sonra muhtemelen gelişigüzel bir tercih yaptım ve söyleşeceklerimin belli bir yaşın üstünde olmasını tercih ettim ki, bu kararım ekrana epey Yaşlı bir görüntü yansımasına yol açtı. | TED | كان هذا سهلا، و لكن بعدها إتخذت قرار، ربما هو تَعسفي، أن هؤلاء الأشخاص يجب أن يكونوا في فئة عمرية معينة، و التي كانت تبدو في بداية هذا البرنامج حقاً كبيرة في السن. |
Ama bilge ve eski tarz şeyini yap. | Open Subtitles | ولكن قومي بما تمتازين به عندما تبدين كبيرة في السن وحكيمة |
Çünkü çok yaşlıyım ve kendimi kontrol edebiliyorum. | Open Subtitles | لأنني كبيرة في السن و ذلك يجعلني أتمكن من ان أتحكم في نفسي |
- Onu yok say. - O sadece yaşlı ve üzgün bir fahişe. - Pardon? | Open Subtitles | هي مجرد عاهرة بائسة كبيرة في السن عفوا ؟ |
Anne o kadar yaşlı ki, memelerinden süt tozu çıkıyor. Sizi de onla beslemiş. | Open Subtitles | أمك كبيرة في السن حيث حليب صدرها أصبح بودرة وترضع هكذا |
Çok mu yaşlı? Yoksa onu senden çalabileceğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تقصد بأنها كبيرة في السن وانا ساسرقها منك؟ |
Bak, belki sen hatırlamıyorsundur, anlamak için çok yaşlısın çünkü. | Open Subtitles | لعلك لا تتذكرين، أنت كبيرة في السن كي تفهمي هذا. |
Sen güzelsin, ama yaşlı Berit güzel günleri biraz geride bıraktı. | Open Subtitles | أنت إمرأة جذّابة جدا . . لكن بيرت كبيرة في السن ، رثة نوعا ما |
Yaşlı bir hizmetçi gibi değil miyim? | Open Subtitles | ألا تعتقد بأنها تجعلني أبدو كسيدة كبيرة في السن ؟ |
Yaşlı bir Squaw kadını beni her gece yatağına alırdı. | Open Subtitles | كانت هناك محاربة كبيرة في السن تأخذني في حضنها كل ليلة |
Bir kadın vardı Yaşlı bir kadın. Hiç kıpırdamadan dururdu. Fevkalade bir şeydi. | Open Subtitles | كانت هنالك امرأة, امرأة كبيرة في السن, و لقد ظلّت ساكنة جداً, لقد كان مدهشاً جداً. |
Sırada arkasındaki Yaşlı bir kadınla konuşuyordu. İkisi gülüşüyordu. | Open Subtitles | وتحدثت الى سيدة كبيرة في السن واخذت تضحك معها |
İki sedye, üç hemşire meşrubat sunan Yaşlı bir hanım ve bol bol da sandalye olacak. | Open Subtitles | سيكون هنالك سلتين مهملات, وثلاث ممرضات على الاقل سيدة كبيرة في السن تقدم المشروبات, والكثير من الكراسي |
Beni rahatsız eden Yaşlı bir kadına benzemesi. | Open Subtitles | ما يُضايقنى هو أنه يبدوا مثل امرأة كبيرة في السن |
Yok, yok, diyebiliriz ki eski sahibi temizlik takıntılıymış ya da zarif Yaşlı bir bayanmış ve belki torunları ziyarete gelir diye saklıyormuş bilgisayarı. | Open Subtitles | نستطيع القول أن المالك السابق كان يهتك بجهازه أو أنها امرأة كبيرة في السن |
Yok, yok, diyebiliriz ki eski sahibi temizlik takıntılıymış ya da zarif Yaşlı bir bayanmış ve belki torunları ziyarete gelir diye saklıyormuş bilgisayarı. | Open Subtitles | نستطيع القول أن المالك السابق كان يهتك بجهازه أو أنها امرأة كبيرة في السن |
Polis, sütyenini ateşe veren Yaşlı bir kadın tarafından yakılan bu ateşin sürücülerin dikkatini dağıttığını söylüyor. | Open Subtitles | تقول الشرطة بأن انتباه السائقين تشتت بهذه النار التي سببتها امرأة كبيرة في السن بسبب حرقها لحمالة صدرها |
Ama bilge ve eski tarz şeyini yap. | Open Subtitles | ولكن قومي بما تمتازين به عندما تبدين كبيرة في السن وحكيمة |
Uyandığım yerde, yaşlıyım, kıllıyım ve de yalnızım. | Open Subtitles | واكون كبيرة في السن وخائفة ووحيدة |
Sonra birlikte çalıştığım... yaşlı ve çok güzel olmayan bir kadın New York'a taşınmıştı. | Open Subtitles | المرأة التي كنت أعمل معها كانت كبيرة في السن.. ولم تكن جميلة.. |
Ayrıca, annesi olabilecek kadar yaşlı olmanı kabullenmen bile çok korkunç. | Open Subtitles | والأكثر رعباً هو إعترافك بأنكِ كبيرة في السن لتصبحي أمه |
Çok mu yaşlı görünüyorum? | Open Subtitles | أأبدوا كبيرة في السن جداً؟ |
Aha! Şirinlik yapma Lemon. Bunun için çok yaşlısın. | Open Subtitles | لا تكوني ظريفة، فأنتِ كبيرة في السن على هذا |
Sen güzelsin, ama yaşlı Berit güzel günleri biraz geride bıraktı. | Open Subtitles | ! أنت إمرأة جذّابة جدا . . لكن بيرت كبيرة في السن ، رثة نوعا ما |