Xe-Is arkadaşlarınızı aldıktan sonra,... ..bana dik duran suyun çemberinden bir ok atmamı söyledi sizin türünüze bir uyarı olarak. | Open Subtitles | بعد ذلك اخذ زايوس أصدقائك، أخبرني ان ارمي سهم خلال دائرة الماء الراكد كتحذير إلى قومك اعتقد بأنكم لم تفهموا |
Ben hırsızın eve girmesini, kulağını kesip çetesine uyarı olarak göndermek istiyorum. | Open Subtitles | أريد من السارق أن يأتي حتى أستطيع أن أقطع أذنه وأرسلها إلى عصابته كتحذير |
uyarı olarak kelleleri ahırın üzerine asılsın. | Open Subtitles | ضع رؤوسهم على رماح خارج الأسطبلات كتحذير |
Bu bir uyarı mıydı yoksa sizi öldürmek mi istediler? | Open Subtitles | ما الذى تبدو عليه ؟ هل يبدو كتحذير لك ؟ |
Senin kazıklarını yerle bir etmeden... uyarı olsun diye sizden birini öldüreceğim! | Open Subtitles | قبل أن أعصف بقلعتكم سأقتل واحد منكم كتحذير |
İspanyol Sömürgeciler, gittikleri yerlerde, uyarı olsun diye kırbaçladıkları yerliler için bu direği kullanırlardı. | Open Subtitles | الإحتلال الإسباني اعتاد أن ينحتها على أعمدة البريد.. ليلفتوا نظر المحليين إليه كتحذير. |
Muhtemelen içini boşaltıp uyarı için iple asarlar seni. | Open Subtitles | ربما يخرجون أمعائكِ ثم يُخيطونك كتحذير. |
İmparator bu objeyi bir uyarı olarak göndermiş bu garip mavi orkide İngiliz terleme hastalığını yaymış. | Open Subtitles | أرسل الإمبراطور هذه القطعة الأثرية كتحذير هذه الزهرة الزرقاء الغريبة سببت مرض سُمي مرض التعرق الإنجليزي |
Sen uyarı olarak nükleer füze fırlatıyorsun ama kafadan muayene edilmesi gereken ben mi oluyorum? | Open Subtitles | لقد اطلقت نووي كتحذير ولكن انا من عليه ان يفحص عقله؟ |
Bu sabah, Richter, Binbaşı Kiefer'a direnişe yardım edilmemesi için uyarı olarak misliyle karşılık vermek istediğini söyledi. | Open Subtitles | هذا الصباح، وقال ريختر الرئيسية كيفر يريد الانتقام كتحذير لا لمساعدة المقاومة. |
Ama babana bunu bir uyarı olarak bildirmesi için birkaç kişinin kaçmasına izin verdiklerini söylediler. | Open Subtitles | ولكنهم سمحوا لبعض المستوطنين بالهرب، ليوصلوا الخبر لوالدك، كتحذير. |
Savcılık makamı olarak bizler bu olayı işlevselliğimize bir uyarı olarak alıyoruz. Bununla birlikte savunma ve adalet sistemi için de. | Open Subtitles | لذا فإننا نحن المُدّعين، نعتبر هذا الحادث كتحذير بشأن .أدائنا الوظيفي، وإعادة تقييم نظام العدل والدفاع |
Mars bunu bir uyarı olarak anlar ki zaten öyle. | Open Subtitles | المريخيون سينظروا اليه كتحذير والذي هو كذلك |
Sanırım bana uyarı olsun diye sebzeleri öyle doğrardı. | Open Subtitles | أظنها قطعت خضرواتها هكذا كتحذير لي بأن أحسن التصرف |
İçini doldurup diğerlerine uyarı olsun diye kumarhanenin girişine koyacakmış. | Open Subtitles | وتعليقك في مدخل الملهى كتحذير للآخرين |
Diğerlerine uyarı olsun diye boğazlarını keserdi. | Open Subtitles | ويقطع العنق كتحذير للأخريات |
Elimi uyarı için kesti sanırım. | Open Subtitles | لقد قطع يدي اعتقد كتحذير |