Kraliyet Ordusu kış sebebiyle çekilmeye hazırlanırken 1,500 güçlü paralı askerden oluşan bir Hess tugayı Trenton'a ilerliyor. | Open Subtitles | حسنًا، بينما الجيش الملكي يتحضر للوقوف في وجه الشتاء كتيبة من المُرتزقة مكونة من 1500 فرد |
1,500 güçlü paralı askerden oluşan bir Hess tugayı Trenton'a ilerliyor. | Open Subtitles | كتيبة من المُرتزقة مكونة من 1500 فرد "تستعد لتنظيم مسيرة إلى "ترينتون |
1,500 güçlü paralı askerden oluşan bir Hess tugayı Trenton'a ilerliyor. | Open Subtitles | كتيبة من المُرتزقة مكونة من 1500 فرد تستعد لتنظيم مسيرة إلى "ترينتون |
Dışarıda askerler ve köpekler var. Bana bir tabur asker verin. | Open Subtitles | لدى كشافة بالخارج سيدى ، و كلاب أعطنى كتيبة من الحرس |
Onu almak için bir tabur paraşütçü gerekir. | Open Subtitles | الامر يحتاج الي كتيبة من المظليين لاحتلالها |
Bir tabur suratsız emektar, onların her biri ayrı ayrı biriminize karmaşa getirmekiçin çabalıyorlar mı? | Open Subtitles | كتيبة من المحاربين القدامى، كُل واحدٌ منهم يسعّى لجلب حروبه إلى شعبتّك؟ |
Sınırın bu tarafına bir tabur getirmeyi yeğenini ve katilini kendi aramayı düşünüyormuş. | Open Subtitles | إنّه تهديد لجلب كتيبة من الجنود المكسيكيين عبر الحدود للبحث عن ابنة أخيه والرجلُ الذي قتلَ أبنُ أخيه |
Bedenim, bir imha tabur, kim cesaret edemiyor ... | Open Subtitles | جسدي عبارة عن كتيبة من الدمار من بإمكانه أن يجرؤ... ومن يستطيع؟ |
Bana bunlardan bir tabur getirmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تجلب لي كتيبة من تلك الطيور |