Onu o kadar çok sevdim ki bir resmini aldım. | Open Subtitles | لقد أعجبت بها كثيراً حتى أننى أحضرت صورتها أيضاً |
ama Lloyd o kadar çok gelmeye başladı ki insanlar konuşmaya başladı. | Open Subtitles | لكنه بدأ يوصلني كثيراً حتى بدأ الناس يتحدثون |
Bunu o kadar çok tekrar ettin ki anlamını yitirdi. | Open Subtitles | لقد قلت هذه الجملة كثيراً حتى فقدت معناها |
Beş yaşlarındayken, bana o kadar çok "Göt" diye bağırdı ki adımın bu olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | و لكن عندما كنت في الخامسة صرخ علي كثيراً حتى اعتقدت أن اسمي أحمق |
Beş yaşlarındayken, bana o kadar çok "Göt" diye bağırdı ki adımın bu olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | و لكن عندما كنت في الخامسة صرخ علي كثيراً حتى اعتقدت أن اسمي أحمق |
Seni o kadar çok seviyorum ki kelimelere dökemiyorum bile. | Open Subtitles | أريدكِ أن تعرفي أني أحبكِ كثيراً حتى أني لا استطيع ايجاد الكلمات |
Sen bu kadar çok sevdiğin için, ben de bir bakayım diye düşündüm. | Open Subtitles | أنت تحبها كثيراً حتى أنني أفكر في إلقاء نظرة |
Sanırım o kadar çok söyledim ki ben de inanmaya başlamışım. | Open Subtitles | لقد أخبرتها كثيراً حتى بدأت بتصديقها انا |
O kadar çok gülersiniz ki, insanlar neyi var lan bunun falan derler. | Open Subtitles | وانت تبتسم كثيراً حتى يظن الناس ان هناك خطب ما بك |
Şu kızarıklıklardan kurtulana kadar çok yakınlaşmasak iyi olur. | Open Subtitles | نعم، ربما لا ينبغي أن تقتربي كثيراً حتى أتخلص من هذا الطفح الجلدي. |
Dürüst olmak gerekirse arkadaşının sen olduğunu anlayana kadar çok fazla ilgilenmemiştim. | Open Subtitles | بصراحة لم أكن سأهتم كثيراً حتى عرفتُ أنّ صديقه هو أنت. |
O kadar çok söylüyorum ki, dinlemeyi unutuyorum sanırım. | Open Subtitles | أظنني أقولها كثيراً حتى أنني لم أعد أسمعها |
O kadar çok endişelenmeme, hatta Adam'ı yetiştirmeme bile gerek yoktur. | Open Subtitles | لا يتوجب علي أن أقلق كثيراً (حتى لايجب عليّ تربية (آدم |
Üzgünüm. Bakın o kadar çok içmiyorum zaten. | Open Subtitles | آسف، إسمع، أنا لا أدخن كثيراً حتى. |
O kadar çok özür dile- | Open Subtitles | فقد اعتذرتُ كثيراً حتى... |