"كذبت عليكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• Sana yalan
• Yalan söylediğim
• yalan söylemiş
• yalan söyledim

Ve bu konuda Sana yalan söyledim çünkü senin duymak istediğinin bu olduğunu düşünmüştüm ve ben gerçekten çok üzgünüm.
وقد كذبت عليكِ لأنني ظننت أنكِ لن تريدي سماع هذا وأنا متأسف جداً

Tatlım, Sana yalan söylediğim için özür dilerim.
أنا آسفة للغاية يا عزيزتي أني كذبت عليكِ

Seninle ilgilenmedi, Sana yalan söyledi, senin hiçbir zaman yanında olmadı ve şimdi aniden seninle yakınlaşmak istiyor.
لم تعتني بكِ، كذبت عليكِ لم تكن قريبة منكِ وفجأةً أرادت أن تكون مقرّبة

Annenin Sana yalan söylemiş olması mümkün olamaz mı?
أليس من الممكن أن والدتكِ كذبت عليكِ ؟

Tamam, yalan söyledim.Biz ayrılmadık. Bu daha çok kavga gibiydi.
كذبت عليكِ ، لم يكن الأمر مجرد المضي بالحياه كان هنالك حوادث و حريق بيننا

Bunca yıl Sana yalan söylediğim için beni affet.
أنا آسفة إن كنت كذبت عليكِ طوال تلك السنوات،

Sana yalan söylediğim için üzgünüm. Biliyorum senin de kendi problemlerin var.
آسفة أنني كذبت عليكِ أعلم أن لديكِ مشاكلكِ

Ve bildiğin gibi Sana yalan söyledim, ve sen bana hep dürüst oldum.
وتعلمين, لقد كذبت عليكِ وقد كنت دوما صريحة معي

Sana yalan söylediğim için o kadar kötü hissetmiştim ki geri dönüp dans derslerini kendi başıma aldım.
شعرت بالذنب لاننا كذبت عليكِ ورجعت واخذت حصة الرقص 581 بنفسي

Sana yalan söylediğimde bu hoşuna gitmemişti ama şimdi senin bana yalan söylemen normal mi?
لم تحبّي حين كذبت عليكِ ولكن الآن، لا بأس في أن تكذبي عليّ؟

Bu konuda Sana yalan söylemek hiç hoşuma gitmiyordu ama gerçekten şimdiye bu işten çıkarım sanmıştım.
أعني، أنني كرهت ذلك عندما كذبت عليكِ لكن بصراحة، أعتقدت أنني سأفتكُ من هذا الامر الآن.

Sana yalan söylediğim için çok üzgünüm. Bu çok aptalcaydı.
وانا أسف بأنني كذبت عليكِ كان هذا بمنتهى الغباء

- Yani beni durdurduğunda bu... - Sana yalan söyledim.
.. لذا، عندما أوقفتني - لقد كذبت عليكِ -

Biliyorum her şey için beni suçluyorsun, ama sadece Sana yalan söyledim çünkü bu insanların etrafında güvende değiliz.
أعرف أنّكِ تلوميني لكل شيء، لكني كذبت عليكِ فقط لأن... نحن لسنا بأمان بجوار هؤلاء الأشخاص...

Sana yalan söyledi demiyorum.
أنا لا أقول بأنها قد كذبت عليكِ

Bak, sana birçok konuda yalan söylemiş olabilirim ama asla böyle büyük olaylarda söylemedim.
انظري، أنا ربما كذبت عليكِ ...في بعض الأمور لكن ليس شيئاً بهذا الحجم