"كرامتي" - Translation from Arabic to Turkish

• onurumu
• İtibarımı
• gururumu
• saygınlığımı
• saygınlığım
• onurum
• şerefim
• haysiyetimi
• onuruma
• itibarım
• gururuma
• Şerefimi
• onurumun
• asaletimi
• itibarımla

onurumu muhafaza ederek, dürüst bir şekilde biletleri alabildim.
حصلت عليها بعدل وإنصاف وحافظت على كرامتي

Bu komikti. İtibarımı öylece yok etmen komikti.
لكن لا، كان ذلك مضحكاً أنت تأخذ كرامتي بهذا

Bir şafak vakti kalkıp, gururumu bir yana bıraktım ve bunu tam olarak sana asla anlatmayacağım, tamam mı?
أنا أهين كرامتي دائماً، ولن أقول لك أبدا مرارة ذلك، حسناً؟

O bayat numaraları yıllarca benim saygınlığımı çaldı.
ممارساته المبتذلة سلبتني كرامتي منذ سنوات

Resmi köpek yakalayıcı olarak bir saygınlığım var.
انا عندي كرامتي كماسك الكلاب الرسمي

Olur ama eski yeleğimi giyeceğim.. Hâlâ onurum var.
حسنا، لكني سأبق سترتي الممزقة كرامتي لازلت موجودة

farklı bir dünyaları vardı... başka maksatları vardı... şerefim için savaşmaya izin verdiler... ve aradığımı buldum..
كان عندهم عالم مختلف كان عندهم دافع اخر لكنهم اعطوني فرصه لكي استعيد كرامتي

Bence ben bütün bu olay boyunca haysiyetimi korudum.
حسنًا، اعتقد أنني حافظت على كرامتي خلال الأمر برمته

Sen benim onurumu kurtardın.
انا حقاً فخورة بك ها ان لقد حفظتي كرامتي

Lütfen buradan git de birazcık onurumu kurtarabileyim.
رجاء إخرجي من هنا حتى يمكنني الحفاظ على بعض من كرامتي

Kimse onurumu korumak için bir magazinciyle kavga etmemişti.
لم يسبق و أن قام احدهم بضرب مصوروا المشاهير ليدافع عن كرامتي من قبل

Bir kadın olarak itibarımı bana verirken bir öğretmen olarak bütün itibarını yitirmiştin.
لاعطائي كرامتي كأمرأة فَقدت كُل كرامتك كمعلم

1998'de, hem itibarımı hem de gururumu kaybettim.
في عام 1998 فقدت سمعتي و كرامتي.

Kendinizden utanın. İtibarımı geri verin.
اخجلوا من أنفسكم احفظوا لي كرامتي

Böyle bir para için gururumu bastırabilirim.
أستطيع التخلي عن كرامتي للحصول على مبلغ كهذا

gururumu düşüneceğini söylememiş miydin?
لقد قلت أنك سوف تساعدني للحفاظ على كرامتي ؟

saygınlığımı sildin attın. Ve ben gidip geri alacağım.
لقد وقّعت على ضياع كرامتي وسأذهب لاستردادها

Umarım benim saygınlığımı geri verebilecek kadar insancıldırlar.
حسناً، ربما هم إنسانيون كفاية ليعيدوا إلي كرامتي

Benim tek saygınlığım, korkaklığım.
كرامتي الوحيدة هي جُبني

Bu daha tatsız bir hayatta yaşamak demekse bunu tertemiz onurum ile yapacağım kalbim saf ve temiz.
لكن عودتي إلي حياة أفقر تعني أنّي سأعود بكامل كرامتي... وأن قلبي نقي وحقيقي.

Ayrıca bende olup senin sahip olamadığın bir değerli şey daha var bende şerefim.
لدي أيضا واحد الأصول الأخرى التي لا يمكن أن يكون، كرامتي.

Başka bir adamın haysiyetimi çiğnemesine izin veremezsin.
لا يمكنك فقط أن تدع رجل آخر يُهين كرامتي

Her şey onuruma saplanan bıçakla başladı.
لقد بدأ هذا الأمر برمته كطعنة غير موجهة... للحفاظ على كرامتي.

Giriş işlemleri ile itibarım ve insanlığım kayboldu.
لقد اُنتهكت كرامتي وانسانيتي أثناء إنهاء إجراءات الدخول إلى السجن،

O zaman en azından gururuma tutunabilirdim yine de.
حينها على الأقل، سأحافظ على كرامتي.

Şerefimi beş paralık etti!
لقد كان يوبخني ويقلل من كرامتي

parçalanmış onurumun son parçasını da topladım...
تمكّنتُ أخيرًا من جمع آخر أشلاء كرامتي

Ben de senin kıyafetlerinle kendi asaletimi alıp geleyim.
سأذهب لاسترجاع ملابسك و كرامتي

Teşekkürler. Kalan son parça itibarımla gidip duş alacağım.
سيكون عليّ أن أستحم مع ما تبقى من كرامتي.