Bütün fahişeler gibi ben de kapitalistim ve sırlarımı satacağım. | Open Subtitles | كسائر أعضاء مهنتي ، أنا رأسمالية و سوف أبيع أسراري |
Bana kardes gelen gün, siradan bir gün gibi baslamisti. | Open Subtitles | بدأ اليوم الذي حصلت فيه على أخ صغير كسائر الأيام |
Hepsi bedenindeki bir organın diğer insanlarınki gibi oluşmaması yüzünden. | Open Subtitles | كل هذا بسبب مضغة في جسدك لم تخلق كسائر الخلق |
Bana kardeş gelen gün, sıradan bir gün gibi başlamıştı. | Open Subtitles | بدأ اليوم الذي حصلت فيه على أخ صغير كسائر الأيام |
Sanırım hepiniz ekonomistsiniz ve her ekonomist gibi yanıldınız. | TED | أنتم هكذا أصبحتم إقتصاديين كسائر بقية الإقتصاديين للأسف مخطئون |
En iyisi onu yok etmekti, tüm insanlar gibi yaşlanmalıydı. | Open Subtitles | من الأفضل أن يدمرها لكي يهرم كسائر البشر |
Hemen öğrenmek istedim başkaları gibi bir insan mıydım, yoksa bir bit mi? | Open Subtitles | كان عليّ, عندئذ أن أعرف بأقصى سرعة ممكنة أأنا قملة كسائر الناس؟ |
Bütün kadınlar gibi, ikisini de istiyor. | Open Subtitles | إنّها كسائر النّساء ترغب في كلاهما إنّنا نعيش بالـ19.. |
Avustralya Yerlileri de, Tanrı'nın diğer kulları gibi, sadece dünya üzerinde serbestçe dolaşma hakkını istiyorlar. | Open Subtitles | الحقيقة أن السكان الأصليّين ,هم كسائر مخلوقات الله ولا يريدون أن يسرحوا |
Tüm kurgu eserler gibi çok eğlendiriciydi. | Open Subtitles | لأنها كانت ممتعة كسائر الأعمال الخيالية الجيدة |
Bisiklete binebilmek, diğer çocuklar gibi parkta oynamak, veya buluşmalara gitmek değildi. | Open Subtitles | ليس فقط أن أصبح قادرا على ركوب الدراجة أو اللعب في الحديقة كسائر الاطفال أو مواعدة فتاة |
Hikayemiz başladığından beri, atalarımız, diğer hayvanlar gibi, onları çevreleyen dünyanın sınırları içinde yaşadılar. | Open Subtitles | منذ أن بدأت قصتنا وقد كان أجدادنا , كسائر الحيوانات قد عاشوا داخل حدود العالم من حولهم |
İlk mektubunu aldığım andan itibaren diğerleri gibi olmadığını anlamıştım. | Open Subtitles | من اللحظة التي تلقيت فيها خطابك الأول عرفت أنك لست كسائر البشر |
Ancak Çin'deki çoğu hayvan gibi o da lezzetli bir yiyecek olarak görülmektedir. | Open Subtitles | و لكنه كسائر الحيوانات في الصين، يعتبر لذيذ للأكل |
Gezegendeki diğer hiçbir tür yaşamak için çiftleşmez ve kuğulardan bahsedeceksen, diğer herkes gibi onlar da aldatır. | Open Subtitles | ولا يتزاوجون من أيّ فصيلة أخرى على الأرض وإن كنتَ ستربي طيور الأوز، فهي تخادع كسائر الآخرين |
Peki. İlişkimiz harikaydı aynı herhangi bir anne ve oğlu gibi. | Open Subtitles | حسنًا، كانت علاقتنا رائعة كسائر الأمهات مع أبنائهن |
diğer her şey gibi yaşam süresi de tesadüfi değildir. | Open Subtitles | التعمير أيضاً , كسائر الأمور ليست بمحض الصدفة. |
Beni öldürmek isteyen diğer kiralık silahlardan farklı değilsin. | Open Subtitles | أنت كسائر المسلحين الذين نالوا أجرا لقتلي |