BEN VE BABAM OTU GETIRENE KADAR BAZILARIMIZI BURADA sigorta olarak TUT. | Open Subtitles | احتجز بعضنا هنا كضمانة وسأذهب وأبي لنحضر المَرجوانا |
Baban yıllarca bunu sigorta olarak sakladı çünkü bu sadece onun suçunu kanıtlamıyor. | Open Subtitles | لقد خبأه أبوك لسنوات كضمانة لأنه لا يدينه وحده. |
Bu sıskayı da yanımda sigorta olarak alıyorum. | Open Subtitles | وسآخذ هذا الضئيل هنا كضمانة |
Değerli ve tek oğlunuza gelince rehin olarak burada kalacak. | Open Subtitles | لكن ، إبنكِ العزيز سيبقى هنا كضمانة |
O hâlde Barney'den bu adamlardan birini rehin bırakmasını isteyeceksiniz. | Open Subtitles | حسناً, ثم تجعل (بارني) يستخدم أحد هؤلاء الإثنان كضمانة |
Evet, onu sakladım. Belki bir gün koz olarak kullanılabilir diye düşündüm. | Open Subtitles | أجل ، أبقيتُ عليها ، خلتُ أنّ بإمكاني أستخدامها كضمانة للنفوذ يوماً ما. |
Lütfen bu Okami yumurta kabuklarını fırınınız için teminat olarak gösterin. | Open Subtitles | رجاءً خذ بيض الأوكامي هذا كضمانة من أجل مخبزتك |
Etrafı dolaş, ne bulursan teminat olarak al. | Open Subtitles | حسناً، ابحث في باحتي وخذ أي شيء تجده، كضمانة |
Valensiya'nın eşsiz mücevherini rehin bırakmayı öneriyorum. | Open Subtitles | أقدم لك جوهرة (فالنسيا) الثمينة كضمانة |
Bay Kowalski, bankaya teminat olarak ne vermeyi düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | سيد (كاوالسكي)، ما الذي تقترح تقديمه كضمانة للبنك؟ |