köpeğin et yiyiciyi kokusundan anlıyor. | Open Subtitles | كلبكَ يَعْرفُ آكلي اللحمِ عندما يَشمُّ أحدهم |
Umarım köpeğin şimdi alacağın sıfırı da yiyebilir. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا كلبكَ يُمْكِنُ أَنْ يَأْكلَ الصفر الذى سَتَستلمُه أيضاً. |
Neye ihtiyacı olduğunu söyleyemeyen bir köpeğin o çaresiz bakışıyla. | Open Subtitles | بنفسِ الطريقةِ التي ينظرُ بها كلبكَ إليكَ، عندما يعجزُ عن إخباركَ بما يريده. |
Tamam mı? Birisi gelirse köpeğini dolaştırıyormuş gibi yap. | Open Subtitles | إذا أتى أحد, تظاهر أنّك تأخذ كلبكَ في نزهة |
Sen köpeğini üstüme saldın. | Open Subtitles | لقد أطلقتَ كلبكَ عليّ . |
Köpeğinizin adı da Wally. | Open Subtitles | واسم كلبكَ والي. |
Oh, bebeğim köpeğin mi öldü ? | Open Subtitles | أوه، حبيبتى، هَلْ كلبكَ ماتَ؟ |
Bu onu senin köpeğin yapmaz, dostum. | Open Subtitles | هذا لا يَجْعلُه كلبكَ صاحب. |
Bazen köpeğin seni seçer. | Open Subtitles | أحياناً كلبكَ يَلتقطُك. |
Champ senin köpeğin. | Open Subtitles | (تشامب) هو كلبكَ. |
Augustus, köpeğin nerede? | Open Subtitles | أينَ كلبكَ يا (أغسطس)؟ |