Sonra bir sokak köpeği gördüm ve onunla oynadım. | Open Subtitles | بعد ذلك وجدت كلبًا ، فجلست ألعب معه لفترة |
Aile köpeği o kadar büyük ve disiplinden yoksun ki, sürekli sorun çıkarıyorlar. | Open Subtitles | هذه عائلة تملك كلبًا هائل الحجم وقليل الإنضباط، وكلّ ما يسبّبه هو المشاكل فقط. |
Okuduğum bir çalışmaya göre, köpeği olan bir adamın kadınlardan numara alma ihtimali üç kat daha fazlaymış. | Open Subtitles | لقد قرأت دراسة تُفيد بأن الرجل الذي يملك كلبًا تَزيد فُرصهُ ليحصل على رقم هاتف إمرأة إلى ثلاثة أضعاف |
köpeğe, domuza ya da sabana sahip olmaktan ne farkı var? | Open Subtitles | أهناك اختلافٌ مِن امتلاكِ كلبًا أو خنزيرًا أو محراثًا؟ |
O iyi bir köpekti. Onu bu işten uzak tut. | Open Subtitles | لقد كان كلبًا جيدًا، حسناً، لا تقحمه في هذه المسألة |
Bir köpeğin bile bu kadar acı çekmesine izin vermezdim. Sen verir miydin? | Open Subtitles | لم أكن لأترك كلبًا يُعاني هكذا، أكنتِ تفعلين هذا؟ |
Tamam. Bundan önce bir köpeğimiz vardı. Siyah beyaz, küçük olan. | Open Subtitles | نعم، لقد كان لدينا كلبًا من قبل هذا كان أبيض و أسود اللون، صدمته سيّارة |
Masum bir köpeğim ben. | Open Subtitles | أنني مجرد كلبًا |
Bir işin ortasındayım. Evet, o dayanılmaz taklitçilerin köpeği olma işi. | Open Subtitles | أجل، مشغول في كونك كلبًا مطيعًا لمهوسي التمني الكريهين أولئك. |
İyi bir avcı köpeği olacağı kesin. | Open Subtitles | متأكد أنه سيكون كلبًا ملائمًا للصيد |
Bir Chihuahua'yı da bekçi köpeği diye almazdım, sen alır mıydın? | Open Subtitles | ما كنت للتخذ من "الشيواوا" كلبًا للحراسة، أليس كذلك؟ |
Bir köpeği benim gibi giydirmek olsun onlarca bakıcıyla yatmak olsun. | Open Subtitles | ألبس كلبًا مثلي مُضاجعة كل تلك المربيات |
köpeği olan bir çocukla çıkmak güzel olurdu. | Open Subtitles | من الممتع الخروج مع فتى يمتلك كلبًا |
Baba, köpeği suçlamak hiçte adil değil. | Open Subtitles | أبي، ليس من العدل أن تلوم كلبًا |
İlk kez bir köpeğe, biraz yavaşlayıp çiçek koklamaktan vazgeçmesini söylemek istedim. | Open Subtitles | هذه أول مرة أردّت بها ان أخبر كلبًا بأن يتأن و يتوقف لشم الورود. |
Benim hatam. köpeğe çarpmamak için manevra yaptım ve bu arabaya çarptım. | Open Subtitles | إنها غلطتي, لقد انحرفت لكي أنقذ كلبًا وعندها اصطدمت بهذه السيارة. |
Bebeğim, çocuklarımızın bir köpeğe ihtiyaçları var. | Open Subtitles | حبيبتي.. أطفالنا الجميلة يحتاجون كلبًا جميلًا |
O iyi bir köpekti. Tamam mı? Onu buna bulaştırma! | Open Subtitles | لقد كان كلبًا جيدًا، حسناً، لا تقحمه في هذه المسألة |
Bir köpeğin orta yaşı. Bu konuyu konuştuk. Köpek falan beslemeyeceğiz! | Open Subtitles | إنّه كلب في منتصف العمر تحدثنا بشأن هذا، لن أٌقتني كلبًا! |
Çocuklar için bir köpeğimiz olur muydu? | Open Subtitles | هل سنحضر كلبًا للأطفال؟ |
köpeğim var. | Open Subtitles | فأنا أمتلك كلبًا |
- ise girecegim diye köpek mi vurdun sen? | Open Subtitles | وهل أرديت كلبًا قتيلًا من أجل الحصول على وظيفة ما؟ |
Sanki bir köpek tablonun üstüne oturmuş da kıçını her yerine sürmüş gibi. | Open Subtitles | وكأن كلبًا جلس على طلاء، فمسح مؤخّرته بأرجاء اللّوحة. |
Bu kadar şaka kaldırabilen biri olmak ne güzel. | Open Subtitles | أنا سعيد لقد كنت كلبًا مطيعًا |