"كلّ ما أعرفه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tek bildiğim
        
    • Tüm bildiğim
        
    • bildiğim her şeyi
        
    • Bütün bildiğim
        
    • Tüm bildiklerim
        
    • bildiğim her şey
        
    • Bildiğim tek şey
        
    Tek bildiğim, içgüdülerim bana bir şeylerin yanlış olduğunu söylüyor. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أن حدسي يخبرني أنّ هناك خطب ما
    Tek bildiğim böyle deli gibi davranarak bebeğin ve kendin için hiç de iyi yapmıyorsun. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أنت لا تفعلي لأاجلك أو لطفلك أيّ شيء جيد بالتصرّف مثل الإمرأة المجنونة
    Tek bildiğim, önceki çocuklarınkinde hava saldırısı filan olmamış. Open Subtitles كلّ ما أعرفه ان رجال الطاقم قالوا انهم لم يشاركوا في أي غارة جوية منذ آخر مرّة.
    Sonra bizi iteklediler ve kasa dairesine kilitlediler. Hepsi bu... Tüm bildiğim bu. Open Subtitles ثم قيّدونا، ورموا بنا في الخزنة الحديديّة هذا كل شيء، هذا كلّ ما أعرفه
    bildiğim her şeyi size anlatabilirim. Open Subtitles ويمكنني أن أخبركما كلّ ما أعرفه
    Bütün bildiğim 200'den fazla insanın benden, neden zavallı... Open Subtitles كلّ ما أعرفه أنّني في آخر ساعة قد تلّقيت 200 رسالة من النّاس، تسألني فيها
    Tek bildiğim bu silahla ateş etmeyi seviyorum. Open Subtitles حسنا، كلّ ما أعرفه أننى أحبّ إطلاق النار من هذا المسدس.
    Tek bildiğim bu insanlar hemen dans etmeye başlamazsa erken emekli olacağım. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أن لو أولئك الناس لم يبدأوا بالرقص قريبا حقاً، حقاً سيكون هناك تقاعد مبكر
    Tek bildiğim onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أنه لم يسبق لي وأن رأيتكما هكذا.
    Savcı suçlamada bulunamamıştı. Tek bildiğim bu. Open Subtitles لم يظفر المدّعي العام بإدانة، هذا كلّ ما أعرفه
    Tek bildiğim bütün büyülerin... Gündönümünde hepbirlikte söylenmesi gerektiği yoksa pek çok dünya yok olacak. Open Subtitles كلّ ما أعرفه هو أنّ جميع التعاويذ يجب أن تُقال سوية عند الانقلاب الشمسي
    Tek bildiğim bu. Şimdi git ve beni rahat bırak. Open Subtitles ذلك كلّ ما أعرفه الآن إبتعد وأتركني وشأني
    Seninle ilgili Tek bildiğim, bir adaya düşmüş olman. Open Subtitles كلّ ما أعرفه عنك هو أنّه انتهى بك المطاف على جزيرة لعينة
    Tek bildiğim, hepimiz buradan gidiyoruz. Open Subtitles كلّ ما أعرفه هو أنّنا سنخرج من هذا المكان اللعين
    Tek bildiğim, ben küçükken buraya gelirdi. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أنه كان يجيء هنا عندما كنت صغيراً
    Anayol'un aşağısında 164. cadde'de. Tüm bildiğim bu. Open Subtitles في الـ164 أسفل الطريق السريعة، هذا كلّ ما أعرفه
    Tüm bildiğim, hayatını yaşamaman doğru cevap değil. Open Subtitles كلّ ما أعرفه هو أن عدم عيشكِ لحياتكِ ليس الإجابة
    Sana bildiğim her şeyi öğretmedim diyelim. Open Subtitles فلنقل أنّي لمْ أعلّمك كلّ ما أعرفه
    Çünkü bana sihirle ilgili bildiğim her şeyi öğreten adam onun benden güçlü olduğunu düşünüyorsa o zaman bu savaşı kazanmamın bir yolu yok. Open Subtitles لأنّه إذا كان الرجل الذي علّمني كلّ ما أعرفه عن السحر... يعتقد أنّها أقوى منّي... فمحال أنْ أنتصر في هذه المعركة
    Bütün bildiğim şu an seninleyim. Oysa değil. Open Subtitles كلّ ما أعرفه هو أنّني الآن، أضمّك إليّ، بينما لا يقدر هو.
    Tüm bildiklerim bu kadar. Open Subtitles إذن، هذا كلّ ما أعرفه.
    Elektrik fiziği hakkında bildiğim her şey bu cihazın çalışmaması gerektiğini söylüyor. Open Subtitles كلّ ما أعرفه عن فيزياء الكهرباء يقول أنّ هذا الجهاز لن يعمل أبداً
    Bildiğim tek şey,herşeyin değişiyor olduğu. Open Subtitles كلّ ما أعرفه أنّ كلّ شيءٍ يتغيّر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more