Bütün arkadaşlarım üniversitenin ne kadar muhteşem olduğunu anlatıp duruyor. | Open Subtitles | و ان أستمع الى كل أصدقائي يتحدثون عن روعة الجامعة؟ |
Bütün arkadaşlarım ayrıldı, nişanlım hariç... ama onu çok sık görüyorum. | Open Subtitles | كل أصدقائي رحلوا باستثناء خطيبي لكنني دائما أراه |
Bütün arkadaşlarım, seninle görüştüğüm için bana aptal diyor. | Open Subtitles | كل أصدقائي يلومونني لأني أخرج معك ويقولون عني حمقاء. |
tüm arkadaşlarım gitmeleri gerektiğini çünkü hedef olduklarını söyledi. | TED | كل أصدقائي قالوا بأنهم سيغادرون فهم أهداف محتملة |
Sen bütün arkadaşlarımı içeri tıkan o polislerden birisin. Şarkılarımı yaktın. | Open Subtitles | أنت أحد رجال الشرطة الذين سجنوا كل أصدقائي و أحرقوا أغنياتي |
Sahip olduğum tüm arkadaşlarımı kaybettim. Çünkü onlar eski bana benziyorlardı | Open Subtitles | لقد تخليت عن كل أصدقائي القدامى لأنهم يبدو مثلي في الماضي. |
Tek görebildiğim, bütün herkesin, tüm arkadaşlarımın aşağıdan beni işaret edip güldükleriydi. | Open Subtitles | كل ما أمكنني رؤيته كل الفتيان، كل أصدقائي بالأسفل يشيرون و يضحكون علىّ |
Bütün arkadaşlarım madencidir, başlarının çaresine bakabilirler. | Open Subtitles | كل أصدقائي هم من عمّال مناجم يمكنهم الإعتناء بأنفسهم لو كنت مكانك لما قلقت بشأنهم |
Bütün arkadaşlarım okulda ben de kan bankasında iş buldum dostum! | Open Subtitles | أجل، كل أصدقائي في المدرسة بالنهار، فعملت في مجال إراقة الدماء! |
Bütün arkadaşlarım parka gidiyor, ama ben sıkıcı bir doğum günü partisine gitmek zorundayım? | Open Subtitles | كل أصدقائي ذاهبون إلى المتنزه لكني يجب أن أذهب إلى حفلة مملة |
Bütün arkadaşlarım hep bana diyor ki; "Sarah, en ilginç şeyler hep senin başına geliyor, "bir kitap yazmalısın." | Open Subtitles | و كل أصدقائي يخبروني بذلك دائما ساره، الأشياء الأكثر إثارة تحدث إليكي دائما يجب عليكي ان تكتبي كتابا |
Liseden mezun olduğum zaman Bütün arkadaşlarım üniversiteye gitti ama ben gitmedim. | Open Subtitles | عندما كنت، عندما تخرجت من المدرسة الثانوية ذهب كل أصدقائي إلى الكلية وانا لم اذهب |
Bütün arkadaşlarım söyler bunu Tek ihtiyacım olan bir fırsat... | Open Subtitles | كل أصدقائي يقولون هذا كل ما أحتاج إليه هو فرصة كبيرة |
New York'daki herkes bunu biliyor, tüm arkadaşlarım. | Open Subtitles | الكل في نيويورك يعرفون هذا كل أصدقائي هناك يعرفون هذا |
Sadece... Bir hastalık. Sanırım tüm arkadaşlarım yakalanıyor. | Open Subtitles | يوجد مرض أعتقد أن كل أصدقائي قد أصيبوا به |
tüm arkadaşlarım barlarda duman içinde aptalca eğlendiler. | Open Subtitles | كل أصدقائي ارتادوا البارات وشاهدوا رقص النساء |
Sen bütün arkadaşlarımı içeri tıkan o polislerden birisin. Şarkılarımı yaktın. | Open Subtitles | أنت أحد رجال الشرطة الذين سجنوا كل أصدقائي و أحرقوا أغنياتي |
Evet, ben küçükken bizimkiler boşansınlar isterdim çünkü senede iki yılbaşı kutlayan bütün arkadaşlarımı kıskanırdım. | Open Subtitles | عندما كنت طفلاً اعتدت أن أتمنى أن يتطلقان لأني كنت أغار من كل أصدقائي |
tüm arkadaşlarımı hayatta kalmak uğruna öldürttüyseniz eğer belki bir değişikliğin zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | لقد قتلتم كل أصدقائي حتي تتمكنوا من النجاة والأن حان وقت التغيير |
tüm arkadaşlarımın ebeveynleri ya boşanmıştı ya da birbirini aldatıyordu ya da çocuklarının doğum günlerini bile zor hatırlıyorlardı. | Open Subtitles | اباء كل أصدقائي كانوا مطلقين او لديهم علاقات غرامية او بالكاد يعرفون اعياد ميلاد ابنائهم |
Tüm dostlarım bunun bir kefalet olduğunu düşündü. | Open Subtitles | كل أصدقائي اعتقدوا أنني سأخفق في تربيته |
Rahatla. Kulağını deldirmeye giden tüm arkadaşlarımla ben de gittim. | Open Subtitles | إهدئيأنا ذهبت مع كل أصدقائي لكي يثقبوا آذانهم |
Ben zaten torunum partisindeydim .bütün arkadaşlarımın ortasında beni küçük düşürdü. | Open Subtitles | ... أنا بالفعل اقمت حفلة لحفيدتي وهي أهانتني أمام كل أصدقائي |
Bütün dostlarım gitti. | Open Subtitles | كل أصدقائي ... قد رحلوا |