Bilgisayarlar çevrimiçi olduğunda ihtiyacımız olan tüm delilleri buluruz. | Open Subtitles | سنحصل على كل الأدلة التي نحتاجها عندما يتم تشغيل الحاسوب |
Bayan Bryant, ihtiyacımız olan tüm delilleri topladık. | Open Subtitles | سيدة برايانت .. لدينا كل الأدلة التي نحتاجها |
- Alec uzaylı örtbası ile ilgili elimizdeki tüm kanıtların çoğaltılmasını ve açıklanmadan korunmasını istedi. | Open Subtitles | - آليك يريد كل الأدلة التي لدينا - حول الفضائي المستنسخ وأبحاث قصص التغطية |
New York'ta ise Dewey, Luciano'yu bulamadığı takdirde topladığı tüm kanıtların bir işe yaramayacağını biliyordu. | Open Subtitles | نرجع الى نيويورك (ديوي) يعرف إذا لم يجد (لوتشيانو) كل الأدلة التي جمعها لن تعني شيئا |
Elimizde olan tüm kanıtlar, karanlık maddenin orada olduğunu söylüyor ve gökleri dolduran o güzel sarmal galaksilerde olan bir sürü şeyi açıklıyor. | TED | كل الأدلة التي نملكها تثبت أن المادة المظلمة موجودة وذلك يتمثل في كثير من الأشياء في تلك المجرات اللولبية الجميلة التي تملؤ السماء. |
Onu suçlamak için ihtiyacınız olan tüm kanıtlar elinize değil mi? | Open Subtitles | أليس لديك كل الأدلة التي تحتاج إلى إدانتها؟ |
Bulduğumuz tüm kanıtlara göre 4'üncü türden bir katili aradığınızı düşünüyoruz. | Open Subtitles | ولكن ما هو غائب عنه ايضا من كل الأدلة التي جمعناها |
- Ay doğduğunda ihtiyacınız olan tüm kanıtları göreceksiniz. | Open Subtitles | حينما يطلع القمر سيكون لديكم كل الأدلة التي تحتاجونها |
- Aleyhimdeki tüm delilleri görmezden gelmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تتجاهلي كل الأدلة التي ضدي |
Size gereken tüm delilleri sunduk. | Open Subtitles | أعطيناكِ كل الأدلة التي تحتاجينها. |
Bombalama olayında topladığım tüm delilleri aldı. | Open Subtitles | أخذ كل الأدلة التي جمعتها عن التفجير. |
İhtiyacınız olan tüm kanıtlar. | Open Subtitles | كل الأدلة التي تحتاجها |
Henry Allen'ın suçlu olduğunu gösteren tüm kanıtlara rağmen artık bu sarılı adamın sorumlu olduğuna mı inanıyorsun yani? | Open Subtitles | على الرغم من كل الأدلة التي تقول أن (هنري) مذنب، أنت تصدق الآن أن ذلك الرجل في الزي الأصفر المسئول؟ |
Bekle bir saniye, bugün kullanmayı planladığı tüm kanıtları kabul edilemez yapmaz mı peki? | Open Subtitles | مهلاً، ألا يعني أنّ كل الأدلة التي يفكر باستخدامها مرفوضة ؟ |
Beyler, bugün sizlere sunulan tüm kanıtları duydunuz, ama nihayetinde, karar aşamasında her şey vicdanınızın sesine bağlı. | Open Subtitles | "ايها السادة،" "قد سمعتم كل الأدلة التي طُرحت أمامكم اليوم،" "لكن في الختام، الأمر يتعلق بضمائر" |