"كل الإحترام" - Translation from Arabic to Turkish

    • tüm saygımla
        
    • kusura
        
    • Saygısızlık etmek istemem
        
    • büyük saygım
        
    • saygım sonsuz
        
    tüm saygımla söylüyorum, Koç. Ben öyle bir hamle yapmazdım. Open Subtitles مع كل الإحترام يا مدربي أنا لن أتحرك بهذه الطريقة
    tüm saygımla efendim, şu anki yönetimde Albay'a pek çok şey borçlu. Open Subtitles مع كل الإحترام , الإدارة الحالية تدين بالكثير للكولونيل
    Siz kusura bakmayın ama ne istediğimi gayet iyi bilirim. Open Subtitles مع كل الإحترام, ولكن وجدتُ نفسي أين يجب أن أكون
    kusura bakmayın Bayan Madison, ama üstünüz başınız kan içinde. Open Subtitles مع كل الإحترام آنسة " ماديسون " لكنك مغطاة بالدم
    Efendim, Saygısızlık etmek istemem ama arazi öyle engebeli ki harita ya da rehber olmadan ilerleyebileceklerini sanmıyorum. Open Subtitles سيدى , مع كل الإحترام العميق .. تلك التضاريس وعرة لا يمكننى تخيل إجتيازها بدون خريطة أو دليل
    - Saygısızlık etmek istemem ama... - ... Open Subtitles .. مع كل الإحترام العميق , لقد قامت الرئيسة بإتخاذ القرار إعتماداً على
    Balıklara büyük saygım var. Open Subtitles انا لدي كل الإحترام للسمك
    Dinleyin efendim, kötü görünmüş olabilir ama bilmenizi isterim ki kızınıza karşı saygım sonsuz. Open Subtitles إسمعني يا سيدي أعرف أن ذلك بدا سيئا لكن أريدك أن تعرف أني أكن كل الإحترام لإبنتك
    tüm saygımla, başından beri çok hırslı bir plandı. Open Subtitles مع كل الإحترام الواجب ، إنها كانت دائماً خطة طموحة منذو البداية
    tüm saygımla! Fikrinizi değiştirmek için çok geç değil. Open Subtitles لكن , ومع كل الإحترام ليس متأخراً , لتغير أفكارك,
    tüm saygımla, efendim bu tamamen bana dosyasını göstermemenizden kaynaklanıyor. Open Subtitles مع كل الإحترام يا مدام ، كل هذا بسبب أنك لم تسمحي لي برؤية الملف
    tüm saygımla, efendim, oradakiler bizi kapatma karar mı veriyorlar? Open Subtitles كل الإحترام له ياسيدي ولكنه عاد هناك ليأتى بتقرير توقفنا أو لا؟
    Yine tüm saygımla majesteleri, bu onları haklı çıkarmaz. Open Subtitles أكرر ومع كل الإحترام ياصاحب الجلالة، هذا لا يجعلهم صائبين.
    Koç, kusura bakma ama yalan söylüyorsun. Open Subtitles مدرب , مع كل الإحترام الواجب , كنت كاذباً
    kusura bakmayın ama, bu aynı zamanda şehrin bütçesini de küçültebilir. Open Subtitles لكن مع كل الإحترام , هناك ثغر في الجيب يعطي كل قصور الميزانية
    Kısacası, kusura bakma ama bir eroin taciri olsan sana daha fazla saygı duyardım. Open Subtitles ولؤمًا وتدمر تحضرنا. ما أقوله, مع كل الإحترام الممكن, أنني كنتُ لأحترمك أكثر إن كنت تاجرة للهيروين.
    Saygısızlık etmek istemem, efendim, ama eğer bu bir Cylon tuzağıysa... Open Subtitles , مع كل الإحترام العميق سيدى ماذا إذا كانت هذه خدعة للسيلونز
    Saygısızlık etmek istemem, Sayın Başkan, ancak siz savaşın büyük kısmında yurt dışındaydınız. Open Subtitles مع كل الإحترام سيدي الرئيس قضينا اكثر الحروب في الخارج
    Bakanım, Saygısızlık etmek istemem bağışlayın ama burada üç yüz saatlik telefon kaydım var. Open Subtitles أيها الأمين ، عذراً مع كل الإحترام لكن لدي 300 ساعة من تسجيلات الهاتف هنا
    Bayan Ark, size büyük saygım var. Open Subtitles مس (أرك)، أكن لك كل الإحترام
    Eski yurttaş dostum Usta Revere'ye saygım sonsuz ama bizim ruhumuz her şeyden daha içten. Open Subtitles كل الإحترام لرفيقي الرائد ريفير روحكِ وروحي
    saygım sonsuz. Open Subtitles مع كل الإحترام المُسحق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more