"كل ما عليك فعله هو أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tek yapman gereken
        
    • Tek yapmanız gereken
        
    • Tüm yapman gereken
        
    • Yapman gereken tek şey
        
    Bulurum bir tane. Senin Tek yapman gereken benim için gitar çalmak. Open Subtitles سأجد واحد ، كل ما عليك فعله هو أن تعزف القيثار لي
    Tek yapman gereken şey bize sana yardım eden kişiyi söylemek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تخبرنا عن الشخص الذى يساعدك
    Tek yapman gereken ortalari ortalarin... buyukleri buyuklerin arasina koymak anladin mi? Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تضع الوسط مع الوسط والكبير مع الكبير .. واضح ؟
    Tek yapman gereken ortaları ortalarla... genişleri genişlerle katlaman, anladın mı? Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تضع الوسط مع الوسط والكبير مع الكبير .. واضح ؟
    Tek yapmanız gereken ağzınızı kapayıp, evinize gitmek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تغلق فمك وتعد بلدتك
    Bu eyalette bu yasaldır. Tüm yapman gereken Shaw'ın yerinde benim için bir bahis oynaman. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تراهن لاجلي في مركز شو
    Yapman gereken tek şey, benim için bazı bulguları doğrulaman. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تؤكد بعض الحقائق لي
    Tek yapman gereken bir kamera almak... ve hem alt kısmımı hem de yüzümü çekebileceğin Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تمسك بآلة التصوير وتثبت جسمك
    Tek yapman gereken... bu cebi tutman... ve hayatın krem şanti gibi olsun. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو... أن تمسك بهذا الجيب وستصبح حياتك فرح وسعادة
    Tek yapman gereken, yuvana dönmek dostum... çünkü seni özlüyoruz. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تعود إلى المنزل لأننا نفتقدك
    Tek yapman gereken onu yatırıp kitap okumak. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تجعليها ترقد وتقرأى لها قصصها
    Tek yapman gereken oraya sert bir yumruk indirmek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تضغط أبهامك بقوة هنا
    Dinle budala, o kadar da zor değil. Tek yapman gereken satış raporlarındaki rakamları alıp hesap çizelgesine geçirmek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تأخذ أرقام المبيعات من سجلات البيع وأن تطبعهم على السجل الرئيسي
    Şimdi Tek yapman gereken buradan şuraya gitmek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تذهب من هنا الى هناك
    Tek yapman gereken, o toz tanesinde hiç kimsenin yaşamadığını ve benim haklı, senin haksız olduğunu herkesin önünde söylemek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تعترف للجميع بأن ليس هنالك أناس صغار يعيشون على ذرة الغبار تلك أنك كنت مخطئاً و أنا كنت محقة
    Tek yapman gereken, o toz tanesinde hiç kimsenin yaşamadığını ve benim haklı, senin haksız olduğunu herkesin önünde söylemek. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تعترف للجميع بأن ليس هنالك أناس صغار يعيشون على ذرة الغبار تلك أنك كنت مخطئاً و أنا كنت محقة
    Tek yapman gereken sakin olmak. Biz işimizi yapacağız. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تكون هادئاً و دعنا نقوم بعملنا
    Tek yapman gereken içinde bu acıyı hissetmeyi durdurmak Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تبحثين بداخلك عن إلحاق الأذى بالآخرين.
    Dostum, sen bir polis katilisin. Tek yapman gereken onu aramak. Open Subtitles صديقي, لقد قتلت شرطياً لتوك كل ما عليك فعله, هو أن تقوم بالمكالمة
    Tek yapman gereken dinleyip talimatlara uymak. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تنصت و تتبع الإرشادات
    Tek yapmanız gereken Bir kaç hafta beklemek Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تنتظر و تثابر بضعة أسابيع قليله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more