Ben olsam elindeki her şeyi almak için o kasabı dava ederdim. | Open Subtitles | كنتُ لأقاضي ذلك الجزاء على كل ما يملك |
Ama sanırsam hepimizin hemfikir olduğu şey Charlie'nin hayatını dolu dolu yaşadığı ve elindeki her şeyi etrafı ile paylaştığıdır. | Open Subtitles | لكني أعتقد أنه يمكننا جميعا أن نتفق أن (تشارلي) عاش الحياة بكل معانيها ومنحها كل ما يملك |
Sanırsam hepimizin hemfikir olduğu şey Charlie'nin hayatını dolu dolu yaşadığı ve elindeki her şeyi etrafı ile paylaştığıdır. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكننا جميعاً أن نتفق على أن (تشارلي) عاش الحياة بكل معانيها وأعطاها كل ما يملك{\pos(190,200)} |
Sahip olduğu her şeyi harcamıştı. | Open Subtitles | ,أنفق كل ما يملك |
Sahip olduğu her şeyi. Hem de son kuruşuna kadar. | Open Subtitles | كل ما يملك, كل قرش |
Adam bankadan gelecek krediyi garantiye almak için iç çamaşırına kadar her şeyini ipotek etmiş. | Open Subtitles | لقد كنت محق بشأن موريس لقد رهن كل ما يملك لتأمين قرض البنك |
Ama sanırsam hepimizin hemfikir olduğu şey Charlie'nin hayatını dolu dolu yaşadığı ve elindeki her şeyi etrafı ile paylaştığıdır. | Open Subtitles | لكني أعتقد أنه يمكننا جميعا أن نتفق أن (تشارلي) عاش الحياة بكل معانيها ومنحها كل ما يملك |
Sahip olduğu her şeyi kaybeden biri | Open Subtitles | # لو فقد الإنسان كل ما يملك # |
Adam bankadan gelecek krediyi garantiye almak için iç çamaşırına kadar her şeyini ipotek etmiş. | Open Subtitles | لقد كنت محق بشأن موريس لقد رهن كل ما يملك |