Ama sizi temin ederim, kesinlikle güvende. Her şey planladığım gibi. | Open Subtitles | لكنّي أؤكد لكم أنّها في مأمن، الأمر كما خططت له تماماً |
Bakın, planladığım gibi gitmediğini biliyorum ama elimde değildi. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر لم يجري كما خططت له لكن لا أستطيع |
Tamam yaz tatili tam olarak planladığım gibi geçmedi ama sonunda, her şey olumlu yönde sonuçlandı. | Open Subtitles | حسناً الصيف لم يسير كما خططت له لكن في النهاية الأمور على خير ما يرام |
İşler planladığın şekilde gitmeyebilir. | Open Subtitles | ربما لن يجري الأمر كما خططت له |
Ben iyiyim. Bugün gerçekten planladığın şekilde geçmedi... | Open Subtitles | أنا بخير و لكن اليوم لم يمض كما خططت له |
Senin söylediğin gibi her şey yolunda gitti. | Open Subtitles | لقد سار كل شىء كما خططت له |
Senin söylediğin gibi her şey yolunda gitti. | Open Subtitles | لقد سار كل شىء كما خططت له |
Her şey yolunda gidiyor ve ben de planladığım gibi devam edeceğim. | Open Subtitles | العرض مستمر وسأكمله كما خططت له |
Minnesota'yla ilgili hiçbir şey planladığım gibi olmadı. | Open Subtitles | -أتعلم .لا شيئ في" منيسوتا " جرى كما خططت له |
Pek planladığım gibi olmasa da. | Open Subtitles | حتّى لو لم يكن تماماً كما خططت له |
Ve soygunu tam da benim planladığım gibi yaptı. | Open Subtitles | و قام بسرقة القبو تماما كما خططت له أنا |
planladığım gibi gitmiyor. | Open Subtitles | لم يمضي الامر بالضبط كما خططت له |
planladığım gibi gitmeyen tek bir şey vardı. | Open Subtitles | شيء واحد فقط لم ينجح كما خططت له |
Bak,bu başta planladığım gibi değil, ama yine de dünyada başka bir Nick miller olacal ve alabildiğime razıyım | Open Subtitles | انظر , انه ليس كما خططت له في الأصل لكنه لا يزال "نك ميلر" آخر في العالم و سآخذ هذا بأي طريقة يمكنني الحصول عليه |