Hatırlatıyorum ki önceki yıllarda olduğu gibi, uçaklar emrinizde olacaktır çiftçileri küfe karşı uyarmanız için, asmaları mahveden bir hastalık, insanları perişan eden diğer ideolojik hastalıkla ayni anda ortaya çıkmıştır. | Open Subtitles | أذكركم كما فى العام السابق الطائرات و النشرات سيتم وضعها رهن تصرفكم لتنبهوا المزارعين عن التعفن |
Senin krallığın gelecek, ve bu dünyada da vuku bulacak tıpkı cennette olduğu gibi. | Open Subtitles | ليأتى ملكوتك يا ربى كما فى السماء كذلك على الأرض أنت السيد المالك |
Bununla beraber, buradaki ilk günlerinde, tıpkı senin de olduğu gibi, daha özel bir şeyler yaparım. | Open Subtitles | أيضا , فى اليوم الأول لهم كما فى حالتك , هذا اليوم و أحب أن أفعل شيء مخصوص لك |
Gözlerini hedefle, bölüm 22'deki gibi! | Open Subtitles | اضرب عينيه كما فى حلقه 22 |
Napoli'deki gibi. | Open Subtitles | "كما فى "نابولى |
Bunu kendimi sana aşağılık biri gibi göstermeden söylememin yolu yok ama birazdan havaalanına gideceğim ve büyük muhtemelen geri dönmeyeceğim. | Open Subtitles | يجب ان تعلم هذا انى لن ارجع كما فى الماضى سيئا ولكن انا مغادر |
Diğerlerinde olduğu gibi değil. Bilirsin şu seni dinlemediği zamanlar. | Open Subtitles | ليس كما فى المرات السابقه المرات التى لم تكن تستمع إليك فيها |
Saray oyunlarında olduğu gibi, kendimi kurtarırdım, ona yakın olan olan herkesten daha önce. | Open Subtitles | كما فى لعبة شطرنج القصر خلص نفسك أولاً من كل تلك القطع القريبة منه |
Ölümde olduğu gibi, hayattaki kaderini de bir tek o biliyor. | Open Subtitles | هو وحده يعلم قدرك فى الحياه كما فى الموت |
İzin vereceğim fakat aşırıya kaçmak yok. Birçok hikâyede de olduğu gibi olay birinin televizyon izlemesiyle başladı. | Open Subtitles | كما فى العديد من الحكايات المتعلقة بأسرتى، بدأ الأمر بشخص ما يشاهد التلفاز.. |
Bazen insanların mülklerini geri almasını sağlıyorum, bazen de ellerinden alınmasını, bu davada olduğu gibi. | Open Subtitles | أعيد الملكية لبعض أصحابها في بعض الأحيان أحياناً أخرى أنزعها منهم كما في هذه الحالة كما فى هذة القضية التى من الواضح أنها قضية ملكية |
Operada olduğu gibi. | Open Subtitles | كما فى أوبرا مونتيفيردى ، تذكرين؟ |
Aşağı Broadway'de çalışan biri. Spike, demiryolunda olduğu gibi. | Open Subtitles | هذاهو العصفور الذى يعمل فى (برودواى) كما فى السكة الحديد(سبايك) |
Bu okulda olduğu gibi. | Open Subtitles | كما فى هذه الجامعة. عقول سليمة... |
Boktan filmlerde olduğu gibi değil. | Open Subtitles | ليس كما فى الأفلام اللعينة |
Tekrar Çal Sam'deki gibi. | Open Subtitles | )كما فى(أنا سام قم بلعبها مره أخرى سام |
Bunu kendimi sana aşağılık biri gibi göstermeden söylememin yolu yok ama birazdan havaalanına gideceğim ve büyük muhtemelen geri dönmeyeceğim. | Open Subtitles | يجب ان تعلم هذا انى لن ارجع كما فى الماضى سيئا ولكن انا مغادر |