Her ne kadar demode görünse de benim aradığım da işte buydu. | Open Subtitles | وغير عصري كما كما قد يبدو، هذا ما جئت الى هنا لتجد. |
İddiaya girerim babanda... senin kadar çirkindir. | Open Subtitles | أنا سوف الرهان بابي الخاص بك هو قبيح كما كما أنت. |
Bakalım baban kadar cesur musun? | Open Subtitles | دعنا نرى إذا كنت رجلاً شجاعا كما كما كان والدك |
Yani balkabağım, sen o ağaç kadar akıllısın. | Open Subtitles | لذلك، واليقطين، وأنت مجرد الذكية كما كما أن شجرة. |
Kendi evin kadar güzel olmasını sağlayacağız anne. | Open Subtitles | ونحن سوف تجعل من لطيف كما كما منزلك، ماما. |
Bana bir şans verin. Göründüğünüz kadar ilgisiz olmadığınızı biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنك لا مبالين كما كما يمكنك التظاهر. |
Acaba annesi kadar sevimli mi? | Open Subtitles | أنا أتساءل إذا كانت المحبة كما كما والدتها؟ |
Hiç bir zaman beklediğin kadar tatmin olamıyorsun ve... polis hep beklediğinden erken geliyor. | Open Subtitles | انها ليست ابدا مرضية كما كما كنت آمل، والشرطة تأتي دائما وقت أقرب مما كنت تتوقع. |
Düşündüğüm kadar iyiysen, kartelle çalışan kişi benmişim gibi gösterecek düzenlemeler yapmışsındır. | Open Subtitles | بأسرع ما جعل واحدة. إذا كنت جيدة كما كما أعتقد أنك، كنت اتخاذ الترتيبات لجعلها تبدو وكأنها |
Bu gece, sahnede hiç olmadığın kadar dehşet içinde olduğundan mı? | Open Subtitles | لأنك لم أكن خائفة كما كما كنت في تلك الليلة على المسرح؟ |
Ama insanların öyle biri olduğumu düşünmesine sebep olacak kadar içten olmayabilirim. | Open Subtitles | ولكن أنا لست اجتماعي كما كما تسبب الناس ربما اعطيت للتفكير. |
Bir program yazısını tamamladıkları kadar gelişmiş veya otonom değiller. | Open Subtitles | لا تتمتع بالحكم الذاتي أو المتقدمة كما كما , يعملون قبالة مخطوطات البرنامج. |
Keşke arkadaşımın düşündüğü kadar cesur olsaydım. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنى لو كان شجاعا كما كما يعتقد صديقي أنا. |
Senin kadar tecrübesiz değilim sevgili oğlum. | Open Subtitles | نحن لسنا جميعا واضحة كما كما كنت يا ابني العزيز. |
- Bu yüzden düşündüm ki gerçeği kadar iyi olmasa da, işlevsel olan teknetyum görüntüsü periyodik cetvel koleksiyonuna katkı sağlar. | Open Subtitles | وهذا هو السبب اعتقدت هذه اللقطة من تكنيتيوم في العمل، في حين ليست جيدة كما كما عينة الفعلية، |
Galiba güvenliklerin tetik parmakları sandığım kadar kaşınmıyormuş. | Open Subtitles | أعتقد كانت باستئجار رجال الشرطة أصابع الزناد لا حكة كما كما كنت أتوقع. |
Hazırlanacak sadece bir haftası olmasıyla Walker'ın 4 silahlı polise karşı aldığı emsalsiz galibiyet kimilerinin MMA'daki en tehlikeli adam olduğunu söylediği, 2 metre boyundaki, 140 kiloluk, yenilgisiz "Psikopat" Caesar Braga karşısına çıkmak kadar sert olmayabilir. | Open Subtitles | مع أقل من أسبوع لإعداد وكر النصر المحتمل ضد أربعة من رجال الشرطة المسلحة قد لا تكون صعبة كما كما ترتفع ضد قدم سبعة، |
Düşündükleri kadar aptal olmadığımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | وهذا يعني أننا لسنا غبية كما كما ظنوا كنا. |
Elbette sizin vadiniz kadar büyük değil. | Open Subtitles | من الواضح أنها ليست كبيرة كما كما الخانق الخاص بك. |
Bu hayal ettiğim kadar çekici bir durum değilmiş. | Open Subtitles | ليس براقة كما كما أود أن قد يتصور. |