Geçen hafta konuştuğumuz gibi, size çocuklarınızı takdim ediyorum. | Open Subtitles | إذا , كما ناقشنا في الأسبوع الماضي تقديمك إلي نسلك |
Telefonda konuştuğumuz gibi teleskoplarımız günde 350 gigabayttan fazla bilgi topluyor. | Open Subtitles | كما ناقشنا في التليفون تقوم مناظيرنا بجمع أكثر من 350 جيجابايت من المعلومات يومياً |
Telefonda konuştuğumuz gibi teleskoplarımız günde 350 gigabayttan fazla bilgi topluyor. | Open Subtitles | كما ناقشنا في التليفون تقوم مناظيرنا بجمع أكثر من 350 جيجابايت من المعلومات يومياً |
konuştuğumuz gibi, tam tekmil bar şuraya, avlunun içerisine ve dışarıya tören çadırlarının yanındaki bu güzel çimlerin üzerine kurulacak. | Open Subtitles | ..كما ناقشنا من قبل , بار مجهز بكافة الخدمات سيوضع هناك في الفناء وهناك بقرب العشب الكبير , بقرب خيمة المراسم |
Şimdi, önceden tartıştığımız gibi bu uyarı etiketleri bilenler için değil, daha çok bilmeyenler için. | Open Subtitles | الآن، كما ناقشنا في وقت سابق، هذه بطاقات التحذير ليست لأولئك الذين يعرفون، لكن بالأحرى لأولئك الذين لا يعرفون. |
Aynen konuştuğumuz gibi, kocanız evlilik anlaşmasını fes etti ve sizin şartlarınızı kabul etti. | Open Subtitles | كما ناقشنا الأمر ، إن زوجك تنحى جانباً عن إتفاق ما قبل الزواج ورضخ لشروطك |
Bir de, önceden konuştuğumuz gibi kürsünün altına yükseltici bir şey koyacak mıyız? | Open Subtitles | أيضاً , أيمكننا رفع المنصة هنا كما ناقشنا سابقاً أعرف.. |
konuştuğumuz gibi kitaba uygun bir apandis ameliyatı oldu. | Open Subtitles | كما ناقشنا سابقا لقد استئصلنا الزائدة الدودية |
konuştuğumuz gibi, yol boyunca bir sürü insan ödeme yapılmasını bekliyor. | Open Subtitles | كما ناقشنا , الكثير من الناس في الطريق يتوقعون أن يتم الدفع |
konuştuğumuz gibi, hepsi İç Güvenlik Bakanlığı'na kayıtlı. | Open Subtitles | كما ناقشنا هُم جميعًا مسجلين في وزارة الأمن الداخلي |
konuştuğumuz gibi, hepsi İç Güvenlik Bakanlığı'na kayıtlı. | Open Subtitles | كما ناقشنا هُم جميعًا مسجلين في وزارة الأمن الداخلي |
konuştuğumuz gibi plakaları Keating'e teslim et. | Open Subtitles | أوصل الصفائح إلى كينتغ , كما ناقشنا |
Bu yüzden soruşturmayı konuştuğumuz gibi derinleştirmeye karar verdik. | Open Subtitles | "لذا سنتعمق أكثر في الحقيق" "كما ناقشنا ذلك" |
konuştuğumuz gibi, onları polisler için kullanmayacağız. | Open Subtitles | هذا ليس لرجال الشرطة، كما ناقشنا. |
şey... konuştuğumuz gibi, bebekten bahsetmiyorum Bay Desai, ben annelerden bahsediyorum. | Open Subtitles | كما ناقشنا. أنا لا أقصد الطفل يا سيد "ديساي" أنا أقصد الأُمهات |
İtiraf ettiğinde de konuştuğumuz gibi Vala bir Goa'uld'a konukçuydu. | Open Subtitles | كما ناقشنا عندما اعترفت.. كانت (فالا) مستضيفة للـ((غؤولد)).. |
Ama konuştuğumuz gibi, yumurtluyorsun, Kitty. | Open Subtitles | , كما ناقشنا (أنتِ في مرحلة التبويض يا (كيتي |
Evet, konuştuğumuz gibi. | Open Subtitles | نعم، كما ناقشنا. |
tartıştığımız gibi, daha fazla mavi, daha az yeşil ve görüntüleme odasını ekledim, güzel fikirdi. | Open Subtitles | خضار قليل، اكثر زراق، كما ناقشنا و اضفت شاشة الغرفة والتي كانت اضافة جيدة |
Daha önce de tartıştığımız gibi Los Angeles'taki konsolosluğumuz 3 saat önce saldırıya uğramıştı. | Open Subtitles | كما ناقشنا من قبل فإن قنصليتنا في (لوس أنجلوس) تم الهجوم عليها منذ ثلاث ساعات |
- Konuşmuştuk. | Open Subtitles | كما ناقشنا هذا. |