"كمثال" - Translation from Arabic to Turkish

    • Örneğin
        
    • mesela
        
    • örnek
        
    • ele
        
    • Sözgelimi
        
    • örneği
        
    Örneğin, sesimin perdesini şarkı söylemek için o kadar inceltemezdim. TED كمثال لذلك، ليس بمقدوري رفع صوتي لتلك الدرجة كي أغني.
    Örneğin, hükümet için çalışan bir kişi olsun, ve bu kişi, başka bir liderin kalp piline sinyal göndermek için kablosuz bir aygıt kullanıyor. TED كمثال: شخص يعمل للحكومة يستخدم جهاز لاسلكي ليرسل إشارة لمنظم قلب رئيس أجنبي آخر.
    Örneğin, bu yiyeceklerin doğrudan bakteri çeşitliliğinden ya da daha komplike işlemlerden sorumlu olup olmadığını henüz bilmiyoruz. TED كمثال نحن لا نعرف حاليًا هل هذه الأطعمة مسئولة مباشرة عن التغيرات في التنوع أم أن هناك شيء أكثر تعقيدًا يحدث.
    Haklısın galiba. mesela ben, eski Martin "Aklını kaçırmışsın." derdi. Open Subtitles أنت محق , أنا كمثال القديم مني سيقول أنك مجنون
    Size gelince, halk önünde idam edileceksiniz, kendi tanrılarını reddedenlere örnek olarak. Open Subtitles كما سيحدث لبقيتكم كلكم ستعدمون على المللء كمثال لكل من يتحدى إلهه
    Bu nedenle başlangıç için Örneğin mülteci tanımına iklim mültecilerini de dahil etmek mantıklı geliyor. TED لذا، من المنطقي، كبداية، أن نوسع مفهوم اللاجئ لنشمل لاجئ المناخ، كمثال.
    Örneğin sizi alalım, sıradan bir Sovyet kadını. Open Subtitles خذي نفسكِ كمثال على المرأة السوفييتية البسيطة.
    Bir düşünün,Örneğin, ben zamanda geri dönüyorum kendi öz büyükbabamla tanışmak için o evlenmeden çok önce, Çocukları olmadan önce. Open Subtitles تخيل كمثال , بأننى عدت بالزمن لكى أقابل جدى قبل أن يتزوج وقبل أن ينجب أطفال
    Örneğin şuradaki Helen bir elbise için üç buçuk metre kumaş kullanır. Open Subtitles خذ " هيلين " هناك كمثال تطلب منها أربعة ياردات لصنع ثوب
    Örneğin araba kazası verimli bir olaydır... yıkıcı değil... seksüel enerjiyi açığa çıkartır... Open Subtitles كمثال حادثة تصادم سيارة هى عملية تخصيب عوضاً عن كونها حدث تدميرى تفريغ للطاقة الجنسية
    Örneğin, şu bir uyarı olarak yorumlanabilir. Open Subtitles هنا كمثال هذة النقوش ممكن ان تفسر الى تحذير
    Örneğin duruşma sırasında insanlar çok zorlu bir sınavdan geçtiğimi düşündüler. Open Subtitles فى المحاكمه ، كمثال أعتقد الناس أننى فى محنه
    Örneğin, şu bir uyarı olarak yorumlanabilir. Open Subtitles هنا كمثال هذة النقوش ممكن ان تفسر الى تحذير
    Örneğin, Wayne Endüstrisinin SL5'i. Günümüzdeki, güneş enerjisini toplamaya yarayan, en etkili teknoloji. Open Subtitles كمثال ، جهاز إس إل 5 أحدث تكنواوجيا لتجميع الطاقة الشمسية
    Örneğin, yeni traş edilmiş gibi mi? Open Subtitles هلصادفأن لاحظتِ,كمثال, أنه تم حلاقتها مؤخراً؟
    Örneğin, eski eşiniz... şu tatlı gelininiz... birkaç oğlunuz. Open Subtitles كمثال, زوجتك السابقة زوجة ابنك الظريفة الصغيرة ابنين
    Örneğin, arabanın alt kısmında pas biriktiğinde. Open Subtitles كمثال, تجمّع الصدأ في الجانب السفلي للسيارة.
    mesela, kitabını yazmanda sana yardım etmiş olmakla gurur duyuyorum. Open Subtitles كما ساعدتكَ، واسمح لي أن أطري نفسي بكتابة كتابكَ كمثال
    mesela annem, her sabah erken kalktı, ve 40 yaşın üzerinde Open Subtitles لكن خذ امي كمثال تستيقظ كل صباح وهي تعدت الاربعين بالفعل
    Bu adam hepinize birer örnek olmalı. İşte ideal bir Alman subayı. Open Subtitles ليبقى هذا الرجل كمثال لكلٍ منكم هنا إنه الصورة المثالية للضابط الألماني
    Koç P'nin diyetinde 500 var. Hangisi daha iyi bir örnek? Open Subtitles حمية المدربة بافليك 500 سعرة حرارية أيهم أفضل كمثال أعلي ؟
    BMW'yi eleştirmek ya da onları yüceltmeye niyetlenmiyorum, fakat örnek olarak BMW'yi ele alalım. TED وهكذا,ليس من باب مضايقة بي أيْم دبليو, أو الإحتفاء بهم, خذوا بي أيْم دبليو كمثال.
    Fakat, Sözgelimi, şu dondurmalı soda bardağını alın. Open Subtitles لكن كمثال خذ مثلاً أكواب آيس كريم الصودا
    Ve biz de Paul Rusesabagina'ya bir beyefendilik örneği olarak bakmayı seçtik, olumlu bir şey yapmak için tek başına kendi hayatını kullanan biri. TED لذا اخترنا ان ننظر الى باول روسيساباجينا كمثال عن رجل خلوق صمم ان يجعل حياته وسيلة للقيام بأمر إيجابي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more