"كنا سعيدين" - Translation from Arabic to Turkish

    • mutluyduk
        
    • mutluyuz
        
    • sevinmiştik
        
    Kendimiz için o kadar mutluyduk ki aralarında neler olduğunu hiç sormadık. Open Subtitles كنا سعيدين جداً من أجل نفسينا لم نسأل أبداً عمّا حدث بينهما
    Ailemle orada yaşıyorduk, çok mutluyduk. Open Subtitles كنت اعيش هناك مع والدي و كنا سعيدين جدا لكن عندما توفى وابي و امي
    Beraber iyi bir hayatımız vardı. mutluyduk beraber. Open Subtitles لقد حضينا بحياة جيدة معاً، لقد كنا سعيدين
    Yeterince mutluyuz, sen ve ben. Open Subtitles . كنا سعيدين بما يكفى , أنتى و أنا
    Sizin barıştığınızı düşündük, bunu duyunca çok sevinmiştik. Open Subtitles لقد ظننا أنكم تصالحتم و كنا سعيدين بسماع هذا الخبر
    Hatırlıyor musun buraya ilk taşındığımızda ne kadar mutluyduk? Open Subtitles هل تذكرين كيف كنا سعيدين أول ما انتقلنا هنا؟
    Son zamanlarda ne kadar da mutluyduk. Open Subtitles الحقيقة هي أننا كنا سعيدين جداً مؤخراً
    Sonunda iletişim kurduğunuz için burada çok mutluyduk. Open Subtitles هانحن كنا سعيدين لكونكم أخيرا تتواصلون
    Jai mutluydu. Biz de Jai için mutluyduk. Open Subtitles جاي كان سعيدا ونحن كنا سعيدين من اجله
    Bizi bulmaya geldiğin zaman mutluyduk. Değil mi? Open Subtitles تعلم، كنا سعيدين عندما وجدتنا.
    Bak ne kadar mutluyduk! Görüyor musun? Open Subtitles أنظر كم كنا سعيدين حينها أترى ذلك؟
    Eve geldiği için çok mutluyduk. Open Subtitles كنا سعيدين جداً أنه عاد إلى المنزل.
    Gerçekten mutluyduk. Open Subtitles كنا سعيدين للغاية
    Evet ama Debra ile ben mutluyduk. Open Subtitles أجل لكن أنا وديبرا كنا سعيدين
    Uzunca bir süre Francoise Hardy' yle uyudum. Çok mutluyduk. Open Subtitles لمدة طويلة نمت مع (فرانسيس) كنا سعيدين جداً
    Sebastian... Biz de mutluyduk. Open Subtitles لقد كنا سعيدين يا سباستيان
    Her şeyi Jay ayarladığı için çok mutluyuz. Open Subtitles لذلك كنا سعيدين أن جاي خطط للأمر بكامله
    O kadar mutluyuz ki. Open Subtitles ، كنا سعيدين للغاية
    Tabii ki mutluyuz! Open Subtitles - حسناً , بالطبع كنا سعيدين
    Walt'ınki gibi çok iyi bir haber değildi koşullar farklıydı, ama sevinmiştik havalara uçuyorduk. Open Subtitles أقصد أنّها لم تكن أخبار مبشرة (بالكامل مثل (والت ظروف مختلفة، لكننا كنا سعيدين كنا في سعادة غامرة
    Dünya evine girdiklerinde sevinmiştik. Open Subtitles عندما تزوجا كنا سعيدين
    Hem senin geleceğini biliyorduk. sevinmiştik. Open Subtitles - لا, عندما علمنا بقدومك كنا سعيدين .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more