"كنتُ أحاول" - Translation from Arabic to Turkish

• çalışıyordum
• çalışıyorum
• çalıştım
• istiyordum
• uğraşıyordum
• deniyordum
• çalıştığım
• çalışırken
• yapıyordum

Hayır, ben yardım etmeye çalışıyordum ve o beni öptü.
كلاّ ، كنتُ أحاول المُساعدة ، و هي من قبّلتني.

Burada yönümü bulmaya çalışıyordum ve korkarım istediğimden daha küstah bir izlenim bıraktım.
كنتُ أحاول إتخاذ مواقفي هنا و أخشى بأنّني تعديتُ حدودي أكثر مما أريدهُ

Olayların havasına girmeye çalışıyordum.
كنتُ أحاول المشاركة في الإحساس بالأشياء.

Burada ne söyleyeceğimi aylardır kurgulamaya çalışıyorum.
كنتُ أحاول إيجاد ما سأقوله هنا منذ شهور.

Evet, ikincil kromozomu biraz daha seksi göstermeye çalıştım.
نعم، كنتُ أحاول جعل تحليل صبغيّات الصفّ الثاني مثيرةً

Teşhis ve tamir yeteneğim var. Radyoyu onarmaya çalışıyordum.
أنا بارعة في التشخيص والإصلاح لقد كنتُ أحاول إصلاحه

Bu kasabayı daha sağlıklı bir yer haline getirmeye çalışıyordum.
كنتُ أحاول جعل المكان أكثر صحّة للعيش فيه

Bu akşam için üzgünüm. Komik olmaya çalışıyordum. Gerçekten mi?
أنظرِ , أنا أسفه عن الليله , كنتُ أحاول أن أكون مرح

Bir oyun yazmaya çalışıyordum ama kimse okumak istemiyor.
.. كنتُ أحاول كتابة مسرحية , لكن تعلم , لا أحد يريد أن يقرأها

Sadece kibar olmaya çalışıyordum, ama en büyük hedefi oluverdim.
أنا كنتُ أحاول أن أكون لطيفة معها والآن لدي معها ثأر

Beş mağara kaçkını hayvandan kurtulmaya çalışıyordum. Bunda tahrik edici bir şey göremiyorum.
لقد كنتُ أحاول أن أمنع خمسة حمقى من قتلي لا أرى إثارة في هذا

Seni zorlamamaya çalışıyordum ama başka şansın yok. Ofisimde konuşmaya ne dersin?
كنتُ أحاول أن أجعلك تشعرين كما لو أنّك نلتِ فرصة لكنّك لا تريدين, مارأيك لو تحدّثنا بالمكتب؟

Kendi yağımda kavrulmaya çalışıyordum ama onun tek umursadığı kızıydı!
كنتُ أحاول أن أصنع شيئاً بحياتي، وكانت هي جلّ ما كان يهتمّ به

Bundan kurtulmaya çalışıyordum ama sanki beni takip ediyor.
كنتُ أحاول التخلّص منها ولكن يبدو وكأنّها تتبعني

Doğru yolda gitmeye çalışıyordum ama ona borçlu olduğumu söyledi.
أقصد، كنتُ أحاول الإستقامة، ولكنّه أخبرني أنّي أدين له.

Balayımızda gittiğimiz yerleri anımsamaya çalışıyorum.
كنتُ أحاول تذكر الاماكن التي ذهبنا إليها أثناء شهر العسل.

Bu yüzden "eş-kardeş"i benimsetmeye çalışıyorum.
لذا كنتُ أحاول الحصول على بعض الأنجذاب إليه

Sen bana taşındığından beri arkadaşlığımızı bozmaya çalışıyorum.
إنّي دومًا ما أدمّر الصّداقات، كنتُ أحاول أن أدمّر صداقتي بك مذُّ أن إنتقلتٍ معي.

Sana gece boyu ulaşmaya çalıştım. Neredesin?
كنتُ أحاول الوصول إليك طوال الليل، أين كنت ؟

- ...öç almak istiyordum. - Yani itiraf ediyorsun.
كنتُ أحاول التخلل إليكِ لكونكِ مثالية طوال الوقت

Seni görmesin diye uğraşıyordum. Çok belli ettim. Çaktı.
لقد كنتُ أحاول إبعاده عن رؤيتكَ، لذا سرّعتُ الأمور بشدّة، وكشفني

Birkaç hata yapmış olabilirim ancak tam bu adaların ortasına varmayı deniyordum.
ولقد وضعتُ تخمينات، لكن كنتُ أحاول أن أجعلنا نتجه لوسط هذه الجزر

Benim yapmaya çalıştığım da buydu sonra biri gurumu patlatmama neden oldu.
هذا ما كنتُ أحاول فعله وبعدها جعلتني أُفجِّر معلمي لليوغا

Kanamasını durdurmaya çalışırken boğuluşunu izledim.
لقد راقبتها تغص، بينما كنتُ أحاول إيقاف النزيف.

Sadece vatandaşlık görevimi yapıyordum.
كنتُ أحاول الإيفاء بمسؤولياتي المدنيّة وحسب