"كندرا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kendra
        
    Kendra haklıydı. Azdım, ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles كندرا كانت على حق أنا مثارة أو شيئ مثل ذلك
    Kendra haklıydı. Azdım, ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles كندرا كانت على حق أنا مثارة أو شيئ مثل ذلك
    Kendra, orada değil. Senin gibi uzun zamandır orada. Open Subtitles كندرا ، لا تذهبي إلى هناك أبداً يمكنكِ البقاء الفترة التي تحتاجينها
    Onbaşı Daniel Torrens kız arkadaşı Kendra Collins ile Şükran Gününü geçirmek için eve döndü. Open Subtitles ♫ العريف دانيال تورنس كان عائداً لمنزله ♫ ♫ لقضاء عيد الشكر مع صديقته كندرا كولينز ♫
    Kendra teşekkür ederim ama ben hallederim. Eyalet polisi ablukada yardımcı olsun. Open Subtitles شكراً يا كندرا ، أنا بحالة جيدة ، والشرطة تساعدنا
    Kendra bilgisini iyileştirmeye kullandı. Open Subtitles . كندرا أستخدمت قوتها فقط فى الإشفاء
    Arkadaşım Kendra ile konuştum... bir arkadaşının Samson gibi bağırarak ağlayan oğlu varmış. Open Subtitles لقد تحدثت لصديقتي (كندرا) و التي لديها صديقة عندها ابن مزعج مثل (سامسون)
    Eline "Kendra'yı kaydetmeyi unutma." yazmışsın. Open Subtitles "لقد كتبتِ "تذكري تسجيل حلقة كندرا على يديكِ كندرا
    Ufak bir konuşma yapmamız gerekiyor Kendra. İşimizin son parçası. Open Subtitles يجب علينا أجراء محادثة صغيرة كندرا
    Tess, Gary, Kendra, Martin, Sloan, siz hiçbir şey yapmadınız. Open Subtitles (تيس)، (غاري)، (كندرا)، (مارتن)، (سلون)، أنتِ لم تفعلي أي شيء.
    Ben Kendra değilim. Senin için çalışmıyorum. Open Subtitles انا لست كندرا انا لا اعمل لصالحك
    Kendra ve ailesi burada yatıyor. Open Subtitles . كندرا و عائلتها يقيمون هنا
    Bunlar Kendra'nın eşyaları. Open Subtitles .أنهم ينتمون إلى كندرا
    En az Samson kadar yüksek sesli bir çocuğa sahip kız arkadaşı olan arkadaşım Kendra ile konuştum ve o da bana kesin mucizeler yaratan bir video kasedi verdi. Open Subtitles لقد تحدثت لصديقتي (كندرا) و التي لديها صديقة عندها ابن مزعج مثل (سامسون) و أعطتني شريط فيديو يصنع المعجزات
    John Smith. Kendra Crowe. O da ayrılıyordu. Open Subtitles هذا (جون سميث) و هي (كندرا كرو) إنها تهم بالرحيل
    Kendra çantadaki en keskin alet olmayabilir, ama yalancı falan da değildir. Open Subtitles كندرا) قد لا تكون الأكثر ذكاءاً في السقيفه) ولكنها ليست كاذبه
    Shiny, Kendra'nın işe gelmemesi, sana garip gelmedi mi? Open Subtitles (شايني)، ألم تجدِ الأمر غريباً على الإطلاق أنّ (كندرا) لم تأتِ إلى العمل؟
    Kendra Kim'in onu nereden aldığına dair bir fikriniz yok mu? Open Subtitles ولا فكرة لديك حول كيفيّة حصول (كيم كندرا) عليه؟
    Kendra'yı ev sahibi yapmama rağmen, çok fazla görüşmezdik. Open Subtitles أنا و(كندرا) لا نرَ بعضنا البعض كثيراً، على الرغم من حقيقة أنني أسكن فوقها.
    Kendra, bir insanın olabileceği kadar sorumsuzdu. Open Subtitles كانت (كندرا) على نحو مُستهر، كما يمكن لأيّ شخص أن يكون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more