- Şeytan lanet kiliseni havaya uçurdu! - Şeytan değildi. | Open Subtitles | –الشيطان فجر كنيستك للتو –هذا ليس الشيطان. |
O adamın kiliseni desteklediğini desteklemese Kilisenin burada olmayacağını da biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأن هذا الرجل أيضاً يدعم كنيستك ولن تكون هنا إن لم يكن يدعمه |
Onun için Katolik kilisene git sen, burada bulamazsın. | Open Subtitles | اذهبي إلى كنيستك في ذلك فليس لكِ منه ها هنا نصيب |
Değerli Kiliseniz Baş Rahip, bir gün yerle bir olacak. | Open Subtitles | كنيستك يا رئيس الدير العزيز ستحترق بالنار |
Bozulmuş kilisende ihtiyacın olan her türlü kötülük gücü var dostum. | Open Subtitles | داخل كنيستك التي دُنّست مختلف قوى الشر -التي تحتاجها، يا صاح |
Onları kutsal ruhunla iyileştir, onlar tekrar kilisenizde doğabilecekler böylece senin görkemli krallığının mirasçıları olabilecekler. | Open Subtitles | أمسحيهم بالروح القدس و التى يمكن أن تولد ثانية فى كنيستك المقدسه و الذين يمكن أن يحضروا فى مملكتك الخالده |
Bunca zaman kilisede kalabildigin icin sanslisin. | Open Subtitles | إنّك لمحظوظ لكون كنيستك صمدت طيلة تلك المدّة. |
Biri kilisenizi havaya uçurmayı planlıyordu, muhtemelen insanlar içindeyken. | Open Subtitles | لقد كان أحدهم ينوي تفجير كنيستك ربّما أثناء الخِدمة |
Buralar senin olsaydı, kiliseni yapabilirdin. | Open Subtitles | إن كنت تملك هذه الأرض كان بإمكانك أن تعيد إصلاح كنيستك |
Sonra bu fedakarlığını kiliseni senden alıp beyaza boyayarak ödediler. | Open Subtitles | ثم هم قاموا بشراء كنيستك, وصبغها باللون الأبيض |
Belki de kendi kiliseni kurmalısın. | Open Subtitles | أتعلم ، ربما يجب عليكَ أن تبدأ كنيستك الخاصه |
Ve sana, dünyadaki ve cennetteki kilisene şimdi ve sonsuza kadar şeref ve zafer sunuyoruz. | Open Subtitles | ولك، كنيستك علي الأرض وفي السماء نقدم لك المجد والشرف والآن وإلي الأبد |
kilisene dön peder! | Open Subtitles | عد الى كنيستك يا ابونا |
kilisene giderim. | Open Subtitles | سأذهب الى كنيستك |
Bu su alan mekan sizin yeni Kiliseniz mi olacak, peder? | Open Subtitles | هل هذا الكوخ المائي ، سيكون كنيستك أبتاه ؟ |
Kiliseniz kutsalsa, kız kardeşimiz de kutsaldır. | Open Subtitles | إذا كانت كنيستك مقدسة فهكذا تكون أختك |
Yeni Kilisenin bel kemiğini oluşturabilirler. | Open Subtitles | وهؤلاء المستمعين يمكن أن يكونوا أساس كنيستك الجديدة. |
Pekala, ama bırak seninle kilisende yaşasın. | Open Subtitles | حسنا , و لكن اتركه يعيش معك في كنيستك |
Bu samimi günde kendi kilisenizde olamayacağınız için çok üzüldüm. | Open Subtitles | كم هذا رائع حسن ، أنا متأسفة جداً أنه لا يمكنك أن تكون في كنيستك في هذا اليوم الديني |
Bunca zaman kilisede kalabildiğin için şanslısın. | Open Subtitles | إنّك لمحظوظ لكون كنيستك صمدت طيلة تلك المدّة. |
Vatikan'a mı dönüyoruz? Bunu yapamazsınız. Komutan, eğer kilisenizi önemsiyorsanız beni dinlersiniz. | Open Subtitles | ماذا تفعل كنيستك أنت يا سيد لانغدون ؟ |
Unutma, lordum, Kilisen bütün ülkeye yayılmış durumda. | Open Subtitles | تذكر، يا إلهي، كنيستك التي انتشرت في أصقاع الأض |
Gracie, eski kilisenizin lideri Enoch O'Connor'u araştırıyoruz. | Open Subtitles | جرايسي، نحن نتحرّى الزعيم كنيستك السابقة، إينوخ أوكونور. |