Ve bilgine, Susie Kettle ile konuştum ve artık o sitede yokum. | Open Subtitles | اوه, وفي اخبار ذات صله حدثت سوسي كيتل, وانا خارج ذلك الموقع |
Şey, en başta bay Kettle, basit bir karışıklık gibi göründü. | Open Subtitles | فى البداية يا سيد كيتل, بدا الأمر وقد اختلط علىّ |
İlk söylediğin. Yeni dava, büyük bir müvekkil. - Henry Kettle? | Open Subtitles | -الباب الأول , قضية جديدة , عميل كبير , حقيقةً : "هنرى كيتل ". |
Michelle Pfeiffer kasiyer, Harrison Ford Marangoz Harvey Keitel veznedar ve Tom Cruise'da Rahip olmak istermiş. | Open Subtitles | وكان ميشيل فايفر أمين الصندوق، هاريسون فورد نجار ... وكان هارفي كيتل أمين الصندوق، توم كروز يريد أن يصبح كاهنا. لم أكن أعرف. |
Ketil Blakstvedt insanların dilini kesmez. | Open Subtitles | كيتل بلاك لا يقطع ألسنة الناس |
Bay Kettle! Oturun bayım! Yoksa sizi mahkeme salonundan attıracağım! | Open Subtitles | سيد "كيتل" , أنت ستجلس و إلا ساستبعدك من غرفة المحاكمة. |
Bay McKenzie, Margaret Kettle'ı tanıyor muydunuz? | Open Subtitles | -سيد "ماكينزى" , هل كنت تعرف "مارجريت كيتل"؟ |
- Bay Kettle, oturun! Yoksa bir polis sizi yerinize oturtacaktır, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | -سيد "كيتل" إلجلس , وإلا سيقوم شرطى بإجلاسك , مفهوم؟ |
- Öfkesiyle alakalı. Bay Kettle yazıları ortaya çıktığı için öfkelenmedi. O yeteneğinin tamamen ortadan kaybolduğu ortaya çıktığı için öfkelendi. | Open Subtitles | -للغضب , سيد "كيتل" لم يكن غاضباً لأن كتابته فُضِحت , هو كان غاضباً لأنه فُضِح كموهبة جرفتها الأمواج. |
- Neden? - Ona ihanet etmiştim. Onu anlamanız gerek, onun zihninde, Margaret, Henry Kettle idi. | Open Subtitles | لقد خنتها , عليك أن تفهم , فى عقلها "مارجريت" كانت "هينرى كيتل", فقط هى يمكنها كتابة كتاب تحت هذا الاسم. |
- Vermek zorunda değil. Adli Tıp, Margaret Kettle'ın DNA'sıyla eşleştiğine dair sonuçla gelince sebebini öğreneceğiz. | Open Subtitles | -لا يجل عليه فعل ذلك , العينة سوف تأتى مطابقة للحمض النووى لـ "مارجريت كيتل ". |
Henry Kettle'a ait el yazması bir eserin ne kadar edeceğini biliyor musunuz? | Open Subtitles | -هل تعلم كم يستحق كتاب جديد من "هينرى كيتل"؟ |
Fark etmez ki. O Henry Kettle. Milyonlarca satabilirdim. | Open Subtitles | , لا يهم , إنه "هينرى كيتل " , كنتُ لأبيعه بملايين. |
- Henry Kettle, yazar. Bu büyük bir dava değil. Çok büyük ve basının ilgisini çekecek bir dava. | Open Subtitles | -هنرى كيتل" الكاتب , هذه ليست قضية كبيرة , هذه قضية ضخمة , قضية للصحافة . |
Bugün, pek göz önünde olmayan inzivaya çekilmiş yazar Henry Kettle'ın duruşmasında ilk gün. Aslında son yıllarda yazdıklarından çok gizemli hayatı ile gündeme geliyordu. | Open Subtitles | اليوم , بالطبع اليوم الأول لمحاكمة الكاتب المنعزل "هينرى كيتل" , رجل نادراً ما نراه فى العلن, حقيقةً , رجل معروف بحياته السريه أكثر من الكتابة فى السنوات الماضية. |
Kettle, kız kardeşi Margaret'ı acımasızca öldürmekle suçlanıyor. Henry Kettle hakkında bir süredir üzücü dedikodular dönüyor. Bazıları bu sıra dışı dâhinin resmen deli olabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | كيتل" متهم بقتل أخته "مارجريت" , للأسف الشائعات كانت تحوم" حول "هينرى كيتل" لبعض الوقت أن العبقرى غريب الأطوار ربما يكون مجنوناً من الناحية القانونية. |
- Bay Kettle o zaman kaç yaşındaydı? - Yirmi beş. | Open Subtitles | -كم كان عمر السيد "كيتل" عندما كتبها؟ |
Pulp Fiction filmindeki Harvey Keitel gibi. | Open Subtitles | مثل ، أتتذكر (ارفي كيتل) في (بالب فيكشن) ، أنا مثله |
Kurt, Harvey Keitel'in Pulp Fiction'da canlandırdığı karakterin lakabı. | Open Subtitles | الذئب كان (أرفي كيتل) ، هذه أسم الشخصية في ، (بالب فيكشن) |
Ketil Blakstvedt. Neden? - Tanrım. | Open Subtitles | كيتل بلاكفيت، لماذا؟ |
Uykusunda bile oynayabiliyor. | Open Subtitles | الممثل (هارفي كيتل). |