"كيف ستشعر" - Translation from Arabic to Turkish

• ne hissederdin
• nasıl hissedecek
• nasıl hissedeceğini
• ne hissederdiniz
• nasıl hissedeceksin
• ne hissedeceksin
• nasıl hissettirir

- Senin kızın federal şerif olmak istese, ne hissederdin?
كيف ستشعر أذا رغبت إبنتك دخول الشرطة ؟ لا أعلم

Canlı bir adam savaşta olduğu gibi nişan aldığın yerde olsaydı ne hissederdin?
كيف ستشعر لو أن رجل حي ظهر أمامك , كما في المعارك؟

Daha çok insanın ölümüne neden olursa nasıl hissedecek?
كيف ستشعر عندما تعرف أنها سبب موت الكثيرين ؟

Bir gün ölü bedenime baktığında nasıl hissedeceğini düşün sadece.
فقط فكّر كيف ستشعر برُؤيتي ميتة يومًا ما

Biri size "Ay Yürüyüşünü" seyredemezsiniz deseydi siz ne hissederdiniz?
كيف ستشعر إذا أمرك أحدهم بعدم رؤية اللحظة التي نزل فيها الإنسان على القمر؟

Ya da daha da ileri gidelim, eğer bir sonraki sefer tanıdığın birini öldürürse nasıl hissedeceksin?
أو أفضل كيف ستشعر لو قتل أحداً تعرفهُ لاحقاً؟

Senden beklenen hayatın boyunca... 10 saniyede bir doğum yapmak olsaydı sen ne hissederdin?
كيف ستشعر لو كان عليك ان تعطي الميلاد كل عشر ثواني طوال حياتك ؟

Merak ettim de, acaba Michael senin annenle yatsa ne hissederdin acaba?
كنت أتسائل، كيف ستشعر لو ان مايكل نام مع أمك؟

Ben seni bırakıp, arkadaşlarımla gitseydim sen ne hissederdin?
كيف ستشعر إذا تركتك و رحلت برفقة أصدقائي؟

Sadece yorgunum. Sürekli daha küçük bir eve taşınıyorum. Sen olsan ne hissederdin?
أنا متعب فحسب أنا أنتقل من بيت سيء إلى أسوأ , كيف ستشعر لو كنت مكاني ؟

İnternette benim çıplak ve sarhoş resimlerimi görsen, sen ne hissederdin?
كيف ستشعر لو رأيت صورة لي على الإنترنت

Başka birisiyle görüşüyor olsaydı ne hissederdin?
كيف ستشعر لو كانت تواعد احد آخر.

Merak ediyorum hiçbir işi olmadığında ve senin ona sunacak birşeyin olmadığında kız nasıl hissedecek.
أتسأل كيف ستشعر الفتاة عندما تجد نفسها دون وظيفة وأنت ليس لديك ما تقدمه لها

Riley senin bıraktığını öğrendiğinde nasıl hissedecek? Çünkü artık kaptan o.
كيف ستشعر (رايلي) عندما ستعرف أنك تركت لأنها تولت الأمر؟

Bakalım bugün Duke'le yarışmak konusunda... nasıl hissedecek..
لنرى كيف ستشعر حيال التنافس ضد (دوق) اليوم

Bak , birinin sevdiği herkesi öldüren birisiyle karşılaştığında nasıl hissedeceğini ben sadece haya edebilirim.
نظرة، يمكنني أن أتصور كيف ستشعر واحد عندما يأتي وجها لوجه مع الرجل الذي قتل شخص ما أحب.

Bunların hepsi senin başına geldiğinde nasıl hissedeceğini bilmek büyüleyici bir his.
تأسرني فقط معرفة كيف ستشعر عندما يحدث كل هذا لك

Uyandığında, onun nasıl olacağını ve nasıl hissedeceğini bilmiyoruz.
بل حين تستيقظ، نجهل ماذا ستصير أو كيف ستشعر.

Ya hastalar öldükten sonra cüzdanlarını almanıza-- engel olsam ne hissederdiniz?
كيف ستشعر إذا حاولت منعك عن.. سرقة محافظ المرضى بعد موتهم! ؟

Bu kadar korkuyorsan demek, kapıyı açıp buradan çıkmama izin verdiğinde nasıl hissedeceksin hayal bile edemiyorum.
لو كان هذا يخيفك فلا أتصور كيف ستشعر عن تفتح تلك الأبواب وتدعني اخرج من هنا.

Pelant da diğerleri gibi bu cinayetten paçayı kurtarırsa ne hissedeceksin?
و كيف ستشعر عندما يمضى مبتعداً عن هذه الجريمة مثل البقية؟

Onun sizin adınıza yönetmesi nasıl hissettirir?
في أهلية والدتك. كيف ستشعر وهي تحكم الى جانبك؟