| Bunun Nasıl göründüğünü,.. ...ve herkesin nasıl düşündüğünü biliyorum, Albay. | Open Subtitles | أنا أعرف كيف يبدو الأمر, و أعرف ما يعتقده الجميع. |
| Dışarıdan Nasıl göründüğünü biliyorum... ama inan bana, kesinlikle güvenilir biri. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو الأمر لكن صدقيني، إنه قانوني تماماً |
| Ölümden sonraki yaşamın Nasıl olduğunu, sana anlatacağıma söz vermiştim. | Open Subtitles | لقد وعدت أن أخبرك كيف يبدو الأمر بعد الموت ؟ |
| Kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama başka bir gezegene açılan geçitten bahsediyoruz. | Open Subtitles | أعلم كيف يبدو الأمر لكننا نتعامل مع ..بوابة تقود لعالم آخر، لذا |
| Sence durum Nasıl görünüyor? | Open Subtitles | شكراً كيف يبدو الأمر بالنسبة لك؟ |
| Ona "Nasıldı Michael?" diye sormak istiyorum. | Open Subtitles | و أسأله هكذا كيف يبدو الأمر يا "مايكل"؟ |
| İnan bana, Nasıl göründüğünün farkındayız ama bu sadece iş, basit ve net. | Open Subtitles | صدّقني، نعرف كيف يبدو الأمر, لكنّها مجّرد أعمال، سهل وبسيط. |
| sizi bu yolculuğa çıkarıp, nasıl bir şey olduğunu göstermek olabilir. | TED | وهو أخذكم في رحلة لأريكم كيف يبدو الأمر |
| Nasıl göründüğünü biliyorum, ama inan bana o tamamen güvenilir biri. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو الأمر لكن صدقيني، إنه قانوني تماماً |
| Biz, Nasıl göründüğünü biliyoruz, ama bu öyle birşey değil. | Open Subtitles | و نحن نعرف كيف يبدو , فقط نريد أن نعلمك , أننا نعرف كيف يبدو الأمر |
| Nasıl göründüğünü biliyorum ama inan bana göründüğü gibi değil. | Open Subtitles | أعلم تماماً كيف يبدو الأمر ولكن صدقيني, إنه ليس كما تعتقدين. |
| August ... August, nasıl göründüğümü biliyorum. Nasıl göründüğünü biliyorum, ama ben ordaydım. | Open Subtitles | أوغست,أوغست أنا أعرف كيف يبدو الأمر,ولكننى كنت هناك |
| Nasıl göründüğünü biliyorum evet biliyorum ama ben de oradaydım. | Open Subtitles | أوغست,أوغست أنا أعرف كيف يبدو الأمر,ولكنني كنت هناك |
| Nasıl göründüğünü biliyorum ama ismim haricinde sana söylediğim her şey doğruydu. | Open Subtitles | أعلم كيف يبدو الأمر ،لكن كلّ ما قلته لك عدا أسمي ، حقيقيّ. |
| Ne dediğini bilmiyorsun sen. Nasıl olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلم عن أى شئ تتحدث أنت لا تعلم كيف يبدو الأمر |
| Kendini değiştirme isteğinin Nasıl olduğunu en iyi ben bilirim. | Open Subtitles | أنا أعرف أكثر من أي شخص كيف يبدو الأمر عندما تريد إعادة اكتشاف نفسك |
| Sanırım çok içtin. Kulağa nasıl geldiğini biliyorum, ama bu en çılgın tarafı bile değil.. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو الأمر لكنّه ليس الجزء الأشد جنوناً |
| Evet... Bana öyle bakma, Kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | لا تنظر إليَّ هكذا أنا أعلم كيف يبدو الأمر |
| Nasıl görünüyor? | Open Subtitles | كيف يبدو الأمر ؟ |
| Nasıldı? | Open Subtitles | كيف يبدو الأمر ؟ |
| Ben-ben bunun Nasıl göründüğünün farkındayım ama o e-maili ben göndermedim. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو الأمر , لكنني لم أرسل تلك الرسالة |
| Kusura bakmayın ama bunun nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | مع كل إحترامي أنت لم تشعر كيف يبدو الأمر |
| Bir avukatın arkasına saklandığında bu Neye benziyor biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | هل تفهمين كيف يبدو الأمر عندما تختبئين خلف محامٍ؟ |
| ne demek istediğinizi anlıyorum. Ayrıca çok da kötü göründüğümü biliyorum. | Open Subtitles | إنظرى, أنا أعلم ما تقولينه و أعلم كيف يبدو الأمر سيئاً |
| Evet, onun her an ölebileceğini bilmek nasıl birşey? | Open Subtitles | نعك ، كيف يبدو الأمر بأن يعرف بأنه سيموت في أي لحظة فقط هكذا |
| Birkaç adım atıp bunun nasıl bir his olduğunu hatırlamalısın. | Open Subtitles | عليك أن تقوم ببضع خطوات و تتذكر كيف يبدو الأمر. |