Kyle, yüzüme gözüme bulaştırdığımı mı söylememi istiyorsun? | Open Subtitles | والشرطة هنا متخرجين منذ سنتين فقط كيلى ، اترريدنى ان اقول لك اخرس |
Kyle, seni olmadığın birşeye çevirmelerine izin verme. | Open Subtitles | كيلى لا تجعلهم يحولك ألى شىء أنت لا تريدة |
Koş! Sakın durma Kellie! Koş, koş! | Open Subtitles | أركضى , لا تتوقفى , يا كيلى . أركضى , أركضى |
Kellie! Kellie! Geliyorum Kellie! | Open Subtitles | كيلى , كيلى . إننى أتى , يا كيلى , إننى أتى |
Bir kaç gündür, Bayan Kelly ufak ufak iğnelemelerde bulunuyor. | Open Subtitles | منذ عدة ايام والانسة كيلى تقول على الأقل بعض التلميحات |
Uç git buradan Kelli! Çabuk, uzaklaş! | Open Subtitles | إقلعى بالطائرة من هُنا , يا كيلى . أسرعى , إبتعدى |
Kelley diye biri ve bir kızla gitmiş. | Open Subtitles | غادر مع رجل يدعى كيلى و فتاه هل تعرف كيلى هذا ؟ |
Kyle'ın pozisyonuna ulaşmadan önce o tanka ulaşacak kadar hızlı. | Open Subtitles | بسرعة ليصل إلى الشاحنة "قبل أن تصل إلى موقع "كيلى |
Kyle, onu öldürme! Bırak gitsin! | Open Subtitles | كيلى, لا تقتلها , فلتدعها تذهب |
Kyle ve Nigel, dişçi randevunuz var, yani babanızla gideceksiniz. | Open Subtitles | كيلى ونايجل,لديكم ميعاد اليوم مع طبيب الاسنان فى الثالثة ستذهبون مع والدكم للعمل اجل! |
Ama eğer bu yoldan gözümüzü ayırırsak bir sığınaktan daha fazlasını kaybedebiliriz, Kyle. | Open Subtitles | ولكن إذا فقدنا عيوننا من على هذا الطريق "فيمكننا أن نخسر أكثر بكثير من معسكر واحد "كيلى |
- Asla başaramazsın. Asla! - Kellie, sen bu işe karışma. | Open Subtitles | . أنت لن تفعل ذلك , أبداً - . كيلى , إبقى بعيداً عن هذا الأمر - |
- Lanet olası parayı yemiş. - Hey, Kellie, kız kaçmış dostum. | Open Subtitles | . لقد أكل المال اللعين - . مهلاً , لقد هربت كيلى , يا رجل - |
Kellie, ben baban. Yardım et bana. | Open Subtitles | إننى أباكى , يا كيلى . ساعدينى |
- ...ve burada neler dönüyor? - Adım Kelly, Eloise Kelly. | Open Subtitles | وماذا يجرى بحق السماء أدعى كيلى ايلويز كيلى |
Avrupa'nın şatafatlı başkentlerinde daha çok "Tatlı Kedi" Kelly olarak bilinirim. | Open Subtitles | وأنا مشهورة فى عواصم أوروبا المرحه باسم دبة العسل كيلى |
- Sesiniz iyi midir Bayan Kelly? - Hayır ama canım söylemek istiyor. | Open Subtitles | هل صوتك جيد يا انسه كيلى لا, لكننى أرغب فى الغناء |
Bak, sana söylüyorum, pencere, Kelli, tamam mı? | Open Subtitles | قلت لكى يا كيلى إن النافذه مفتوحه |
Kelli, senden gerçekten hoşlanıyorum. | Open Subtitles | كيلى أنا أحبك فعلاً |
Edward Kelley isimli bir adam ve bir kız tarafından götürülmüş. | Open Subtitles | تم أخذه بواسطة رجل يدعى إدوارد كيلى و فتاه |
Kelley, Doktor Fowler'a, raporları değiştirmesi ve onu hala klinikteymiş gibi göstermesi için 25.000 dolar vermiş. | Open Subtitles | كيلى دفع للدكتور فاولر 25000 دولار لتزييف التقارير الموقف هذا ال فافوريت كان لا زال بالمستشفى |
Bu Jane, Kylie ve sanırım Simon'u tanıyorsun. | Open Subtitles | كيلى .. هذا هو جين واعتقد انك تعرف سيمون |
O zaman bu tablonun düşmesini nasıl açıklıyorsun, Keeley? | Open Subtitles | اذن ياكابتن كيلى , فسر لنا سقوط اللوحة ان كنت لاتصدقنا |