Bu gece aranızdaki seyircilerden birine çok önemli bir şey söylemek için yüzlerce kilometre kat ettim. | Open Subtitles | لقد قدت مئات الأميال كي أقول شيء خاص للغاية لشخص بين هذه الجماهير، الليلة |
Kız kardeşinin TV'de olduğunu söylemek için aramıştım. | Open Subtitles | كنتُ أتصل كي أقول أنَّ أختكِ على التلفاز |
Aslında, gitarı çoktan sattığımı sana söylemek için geldim. | Open Subtitles | نعم بالواقع لقد دخلت كي أقول لك انني بعته سلفا |
Önce biraz kahve içeyim de bunu ne kadar yapmayacağımı söylemek için gücüm olsun. | Open Subtitles | دعيني أحصل على بعض القهوة أولاً، و من ثم سأملك القوة كي أقول لك كم لن أكون قادر على ممارسة التمارين. |
Uzaklaştığın için ne kadar şanslı olduğunu söylemek için aradım. | Open Subtitles | ولكنني أتصل كي أقول أنك محظوظاً لأن طردتك |
SANDRA, ŞUNU SÖYLEMEK İÇİN ARADIM. | Open Subtitles | . . أنا أتصل يا (ساندرا) كي أقول |
- Buraya sadece şeyi söylemek için gelmiştim. | Open Subtitles | - لَقد جئت هُنا فقط كي أقول ... |