Hastalığı öldürmek için ilaç alıyorsunuz, o da neredeyse sizi öldürüyor. | Open Subtitles | ، تتناول دواءً كي تقتل المرض . فيكاد الدواء يقتلكَ |
öldürmek için çok dokunaklısın. | Open Subtitles | أنت تقريباً مثير للشفقة جداً كي تقتل. |
CIA oraya Susan Hawkins'i öldürmek için gönderilmiş. | Open Subtitles | الاستخبارات المركزية أرسلت كي تقتل "سوزان هاوكنس" |
Kendini öldürmek için kaldırımdan bir adım atması yeterliydi ama tüm sokağı geçip gitti ve trafiğe doğru hiç dönmedi. | Open Subtitles | ما كانت بحاجة إلّا لأن تخطو من الرصيف كي تقتل نفسها، لكنّهاكانتبخيرطوالالطريق... ولمْ تنظر أبداً للمرور. |
Kardeşini öldürmek için seni kim tuttu? | Open Subtitles | {\pos(190,230)}من الذي استأجرك كي تقتل شقيقه؟ |
Bu hoşlanmadığın bilim insanlarını öldürmek için nanitler programlama hakkı mı? | Open Subtitles | -آسفة... هل هذا الحق أن تبرمج نانويتس كي تقتل علماء لا يعجبوك؟ |