"كَتبَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • yazdı
        
    • yazmış
        
    • yazdığı
        
    • yazılmış
        
    • yazdığını
        
    • yazmıştı
        
    Zeki çocuk, Mark Petrie. Gösterinin büyük bölümünü o yazdı. Tıpkı senin gibi. Open Subtitles الولد اللامع،مارك بيتري كَتبَ معظم الموكب الفخمِ هذه السَنَةِ،كما عَمِلتَ.
    Hemen öğrenmek istiyorum, kim yazdı? Open Subtitles لَرُبَّمَا هذا فكرك العظيم عن الفن لا تكن سخيف اريد ان اعرف الان من كَتبَ هذا؟
    Direkt zarfın üzerine yazmış, "Yaz boyunca İtalya'da olacağım. Open Subtitles فقط كَتبَ على الظرفِ، انا في إيطاليا للصيفِ.
    Erkekler tuvaletinin duvarına benimle ilgili bir şey yazmış. Open Subtitles وهو كَتبَ شيءاً عنيّ على حائطِ غرفةِ الرجالَ،
    Frasier'ın yazdığı şeye henüz bakamadım bile. Open Subtitles أنا مَا نَظرتُ إلى المادةِ حتى فرايزر كَتبَ لي.
    Kan ile yazılmış gördüm, pastel boya ile yazılmış gördüm. Open Subtitles رَأيتُ ' em كَتبَ في الدمِّ، رَأيتُ ' em كَتبَ في الطباشير الملونِ.
    Defteri kimin yazdığını bilmiyorum, ama hepiniz birbirinize sürtük ve fahişe demekten vazgeçmelisiniz. Open Subtitles حَسناً، أنا لا أَعْرفُ الذي كَتبَ هذا الكتابِ، لكن أنتم جميعاً يَجِبُ أَنْ تَتوقّفنَ دَعوة بعضكن البعض فاسقات وعاهرات.
    Bunların tamamını yazdı ve bölümün sonuna eklemek için onları tasarladı. Open Subtitles هو كَتبَ هذه، يَنْوهم لكي يُضافَ كالفصل النهائي.
    Bana bir yıI boyunca yazdı ama ben ona hiç cevap yazmadım. Open Subtitles كَتبَ لي لمدّة سَنَة، لَكنِّي مَا رَددتُ عليه.
    Tatlı su balığıyla ilgili sürükleyici bir kitap yazdı. Gerçekten mi? Open Subtitles كَتبَ فقط a خراط صفحة a كتاب على سمكِ الماء العذبِ.
    Bir kitap yazdı, bir daha yazmadı 10 dakika erken gelmiş olsak, onunla konuşabilirdik. Open Subtitles الكتاب. كَتبَ كتابَ واحد ومَا كَتبَ ثانيةً. لَو نحن عشْرة دقائقِ وَاصِلةِ في وقت سابق، نحن could've تَكلّمَ معه.
    Peter Frampton birçok şey yazdı. Open Subtitles بيتر Frampton كَتبَ على العديد مِنْ الأشياءِ.
    Birkaç yıl sonra, parçaları yerlerine oturtan Fredrik Allen, LIFE dergisinde şunları yazdı. Open Subtitles وَضْع القِطَعِ سوية بعد سَنَوات قليلة، Fredrik ألين لمجلةِ الحياةِ كَتبَ:
    Benim için çok geç olmadan... kitabını 10 yıl önce bir başkasının yazmış olmasını umardım. Open Subtitles أَتمنّى فقط أن شخص ما كَتبَ كتابكَ منذ 10 سنين مضت
    Biri bakire olduğum konusunda yalan söylediğimi yazmış, büyük tampon kullanıyorum diye. Open Subtitles شخص ما كَتبَ في ذلك الكتابِ بِأَنِّي أَكْذبُ حول كونى عذراء لأنى أستعمل فوط الحجم الكبير..
    Ama çocuk o kağıt parçasına KBV ile alakalı bir şeyler yazmış. Open Subtitles لكنالولدَقد كَتبَ على تلك الورقة... ... شيئاله علاقة بفيروسِ إتش جي في.
    Benim satış görevlisi numaraları yanlış yazmış. Open Subtitles أحد مندوبي المبيعات كَتبَ له رقمه خاطئاً.
    Birkaç hafatada bir nakde çevrilmek üzere yazdığı çekler var. Open Subtitles هذه عملياتِ المراقبة كَتبَ للنقدِ كُلّ بِضْعَة أسابيعِ.
    Kono'yla birlikte Parrish'in hapishaneden kızına yazdığı mektupları inceledik. Open Subtitles Kono وأنا ذَهبتُ خلال الرسائلِ كَتبَ إلى بنتِه بينما هو كَانَ في السجنِ.
    Ama Barbara Walters'a yazılmış pek çok aşk mektubum var, yani... Open Subtitles لَكنِّي عِنْدي , uh، كَتبَ عِدّة رسائل غرامية إلى باربرة Walters، لذا , uh
    - Hem de bir erkek tarafından yazılmış. Open Subtitles - كَتبَ مِن قِبل رجل.
    Bu da Dr. Aden'ın bu notları yakın bir zamanda yazdığını gösterir. Haklısın. Bu defter onun arşivi içinde yer almıyordu. Open Subtitles التي وسائل الدّكتورِ عدن كَتبَ تلك المُلاحظاتِ مؤخراً.
    Durkheim yoğun ortak duygularla ilgili "Hepimiz biriz" mucizesini yaratabildiğini ve bireylerden bir grup oluşturabildiğini yazmıştı. TED كَتبَ دوركهايم يقول عن التكاتف الإجتماعي الذي يحقق تلك المعجزة التناغمية ، والذي يجمع الأفراد في مجتمعٍ واحد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more