"كَذَلِكَ" - Translation from Arabic to Turkish

• değil

Bir dilek tuttun öyle değil mi? Sonsuza dek Cehennem'de mi kalmak istiyorsun?
-لِقَدْ تُمُنِّيَتْ أَمَنِيَّةٌ, أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Daha iyisini yapabilirsin, değil mi?
-أَنَا عَلَى يَقِين مَنْ أَنّكَ بأمكانك أَنْ تَفْعَلُ مَا هُوَ أَفُضُلٌ، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Ayn? zamanda psikolog değilsin, değil mi?
-أَنْتَ لَسْتَ طَبِيبُ نَفْسي أيضا، هَلْ اُنْتُ كَذَلِكَ ؟

Sadece doğru yerlerde, değil mi?
-فَقَطُّ فِي الْأَمَاكِنِ الصَّحِيحَةِ، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

İyi bir avukat, değil mi?
-اِنْهَ مُحَامِي جِيدٍ، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

-Evli değilsin, değil mi?
-أَنْتَ لَسْتَ مُتَزَوِّجٌاً، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Her ikisi de ayn? sinir merkezine gidiyor, değil mi?
-كُلُّ ذَلِكَ يُمِرَّ عِبَرُ نَفْسُ الْمُرَكَّزُ الْعُصَبِيُّ عَلَى أَيُّ حَال، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Muhtemelen hatırlamıyorsun, değil mi Sam?
-رُبَّما لَا تَتَذَكَّرَ ذَلِكَ, أَلَيْسَ كَذَلِكَ. " سَامَّ "؟

Bu fazla kolay, değil mi?
-هَذَا سَهُلَ قَلِيلًا، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Peki, ama Peki ama Tanrı varsa, Şeytan da vardır değil mi?
-أَجَلْ.حَتَّى إِذَا كَانَتْ, إمم, -إذاَ كَانَ اللَّهُ مَوْجُودًا, إِذَاً الشَّيْطَانِ مَوْجُودًا أيضاً, أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

O bir avukat, değil mi?
-اِنْهَ مُحَامِي، أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

Sen istemezsin, değil mi?
أَلَيْسَ كَذَلِكَ ؟

değil mi?
-لَيْسَ كَذَلِكَ.