Bir keresinde seni neredeyse uykunda öldürecektim bir de. Dur. Ne dedin? | Open Subtitles | وأفكر في أني كُدت أن أقتلك بسريرك في مرة ما ذات يوم |
Seni yaşlı ahmak, buraya geldim çünkü neredeyse geberiyordun. | Open Subtitles | أيها العجوز الأحمق , لقد أتيتُ هنا لأنكَ كُدت أن تموت |
- Kokusuz gaz kullanmanızdan dolayı, neredeyse iki adamımı öldüyordunuz. | Open Subtitles | لماذا؟ أنت تقريبًا كُدت تقتل إثنين من موظفيني، لأن بروبانك ما كان له رائحة |
neredeyse ona hisse verecektin. | Open Subtitles | أعني , انك بالكاد كُدت أن تعطيه بعض أسهم الشركة |
neredeyse... tümüyle... kendi bedenimi kontrol etmenin nasıl bir his olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | . كُدت أن أنسى إحساس السيطرة على جسدى. |
Bu kaleyi senin gibi bir işe yaramaza emanet ettiğim için neredeyse öldürülüyordum! | Open Subtitles | ... لأنني ائتمنك هذا القصر للا شيء ! كُدت أن أٌقتل |
Tamam, yavaş neredeyse geldik. | Open Subtitles | حسناً تمهل كُدت تصل |
Sen olmasan neredeyse boğuluyordum... | Open Subtitles | .... كُدت أن أموت بالحال لو لم يكن |
Oh, adamım, neredeyse unutuyordum. | Open Subtitles | يا رجل، كُدت أنسى |
neredeyse yokediyordun onu. | Open Subtitles | لقد كُدت أن تُدمرة |
- neredeyse inanacaktım. | Open Subtitles | لقد كُدت تخدعني. |
neredeyse inanıyordum. | Open Subtitles | ! كُدت أن أصدّقها |
Çünkü beş kere falan bizi neredeyse öldürüyordun. | Open Subtitles | -لأنك كُدت قتلنا خمس مرات |