CA: Peki hayatının gidişatını düşününce, şu anda 19 yaşındasın -- bu rüyayı devam ettirmeyi düşünüyor musun, enerjiyle çalışmayı? | TED | ك.أ. : وهل تفكر بمستقبلك أنت في التاسعة عشر الآن، هل هل تتصور أن تستمر بهذا الحلم، بالعمل في الطاقة؟ |
CA: Ama bu şirketin o zaman için şirketin gelirinin önemli yüzdesini oluşturuyordu. | TED | ك.أ: ولكن ذلك كان يُمثل جزًء كبيرًا من إيرادات الشركة في ذلك الوقت. |
CA: Pekala. Bu senin enerji yayındaki ilk telin idi. | TED | ك أ: حسناً، هذا يعتبر فقط واحداً من مشاريعك الطاقوية. |
CA:Ve aynı zamanda Afrika'da bir kaç proje üzerinde çalışıyorsun değil mi? | TED | ك أ: و هل تعمل أيضا فى قارة أفريقيا على عدة مشروعات؟ |
CA: Tahminlerine göre ilk başarılı organ nakli ne zaman olacak? | TED | ك.أ: حسب تقديرك، متى تتأملين موعد حدوث أول عملية زرع ناجحة؟ |
CA: Batı'da hala bu konuya şüpheci yaklaşan, veya bunun sadece bir geçiş süreci olduğunu, ardından bir kaosun geleceğinden endişe edenler var. | TED | ك أ: ھناك العديد من الناس في الغرب ما زالوا يشكون أو يفكرون بأن ھذه مرحلة ما قبل فوضى عارمة، |
CA: Son otuz senede Amerika'da suçta çok büyük bir düşüş var. | TED | ك.أ. : كان هناك انخفاض شديد في معدل الجريمة في أمريكا في الثلاثين سنةً الأخيرة. |
CA: Bunun büyük bir yatırımcısısınız ve pazara mı getiriyorsunuz? | TED | ك.أ: والآن أنت مستثمر كبير في ذلك وستأتي به إلى السوق؟ |
CA: Öyleyse, herhangi bir karbon vergisini veya karbon ücretlendirmesini desteklemiyorsunuz. | TED | ك.أ: حسنا إذن أنت لا تدعم الضرائب على الكربون من أي نوع أو تسعير الكربون. |
CA: Peki dünya fosil yakıtlardan nasıl kurtulacak? | TED | ك.أ: إذن كيف يتخلى العالم عن الوقود الأحفوري؟ |
CA: Boone, buraya geldiğin için, bu sohbete katıldığın için gerçekten çok minnettarım. | TED | ك.أ: بون، أقدر حقا قدومك هنا، وانخراطك في هذه المحادثة. |
CA: Önümüzdeki birkaç gün buralarda olacaksın. | TED | ك أ : ستكون في الجوار الايام القليلة المقبلة |
Mala. CA: Tamam. Şu anda 19 yaşında mısın? | TED | نعم. مالا ك.أ. : حسنا. الآن، أنت التاسعة عشر اليس كذلك؟ |
CA: Peki ne -- enerji için mi -- elektrik vs? | TED | ك.أ. : إذا -- ماذا -- للطاقة -- للإضائة وما شابه؟ |
WK: Ah hayır. Ben sadece -- CA: Ne oldu peki? | TED | و.ك. : آه، لا. أنا فقط ك.أ. : ماذا حدث؟ |
CA: Üçlüyü deneyip dörtlünün daha iyi çalıştığını mı gördün? | TED | ك.أ. : جربت ثلاثة، ووجدت أن أربع تعمل أفضل؟ |
WK: Bir bisiklet kafesi, ve bir makara / kasnak, ve bir plastik boru, o da sonra çekiyor -- CA: Bunun bir resmi var mı elimizde? Bir sonraki slaytı alabilir miyiz? | TED | استعملت إطار دراجة، وبكرة ، وأنابيب بلاستيكية، ثم تسحب ك.أ. : هل لدينا صورة لذلك؟ هلا أظهرتم الشريحة التالية؟ |
CA: Peki bu evde bir ışığı mı çalıştırdı? | TED | ك.أ. : إذا، هذا أنار المنزل كله؟ كم لمبة؟ |
CA: Peki ne dediler -- sen o zaman 14, 15 yaşındaydın -- ne dediler buna? Etkilendiler mi? | TED | ك.أ. : فكيف كانت ردة فعلهم؟ كنت في الرابعة عشر أو الخامسة عشر حينها ماذا كانت ردة فعلهم؟ هل أعجبوا؟ |
CA: Vay canına.Yani sen şimdi burada TED'deki insanlara bir şekilde yardım edebilecek olan insanların♪ bu rüyanın gerçekleşmesi için yardım etmeleri için mi konuşuyorsun? | TED | ك.أ. : واو. لذا تتواصل مع أناس هنا في تيد للحصول على أناس قد يساعدونك بطريقة ما لتحقق هذا الحلم |