"لأجل فتاة" - Translation from Arabic to Turkish

• kız için
• biri için

Kendisinin hayatta olduğunu bilmeyen bir kız için benden ayrıldı.
أنفصل عني لأجل فتاة لا تعرف إن كان حيّ حتى

İlk önce kızlar için gelirler tekrar gelirlerse belli bir kız için olur.
أول مرة تكون لأجل الفتيات وإذا عادوا إلى هنا تكون لأجل فتاة معينة

Asla tanışmadığın bir kız için bütün bunları neden yapıyorsun?
تفعل كل هذا لأجل فتاة لم تقابلها من قبل؟

Sadece sikine iltihap bulaştıracak 22 yaşındaki bir kız için bunları kenara atıyorsun.
تهدم هذا لأجل فتاة عمرها 22 سنة، وكل ما ستحصده هو العقبولة

Sonra kocam beni daha genç biri için terkedecek ve ben ağlayıp zırlamaktan başka birşey yapmayan veletlerle başbaşa kalacağım.
ثم زوجي سيقوم بتركي لأجل فتاة أكثر شباباً مني ثم سأبقى لوحدي مع الأطفال

Gerçek erkek bir kız için hayatını tehlikeye atmaz.
لأنّ الرجل الحقيقي لن يخاطر بحياته لأجل فتاة

Hiç tanımadığın bir kız için cinayet işledin yani.
إرتكبت جريمة قتل لأجل فتاة لم تقابلها أبدًا حتى

Çok fazla bela. Çok fazla para. Bir kız için.
الكثير من المشاكل والكثير من المال، لأجل فتاة واحدة

Altı yaşında bir kız için bütün paranızı taçlara, tuvaletlere harcamışsınız.
أهدرت صكّ راتبك المكتسب بالمشقة على التيجان والعباءات لأجل فتاة بعمر 6 سنوات؟

Eskiden dosttuk, ama şu anda ikimizi de terkeden ve şüphesiz şu anda başka bir salağı kancasına alan bir kız için kavga ediyoruz.
كنا أصدقاء , والآن نسدد اللكمات لأجل فتاة نسعد جميعاً برحيلها ولا شك أنها برفقة غبي آخر

2003'te bir kız için barda olay çıkarmıştı.
في عام 2003 تسبب بمشلكة في حانة لأجل فتاة.

Kariyerimi hiçbir kız için mahvetmem.
لن أفسد مسيرتي الفنية لأجل فتاة

Hoşlandığı bir kız için küpe çalmış.
لقد سرق اقراطا لأجل فتاة احبها

Bir kız için takımımın başarısını riske atamam.
لن أخاطر بنجاح الفريق لأجل فتاة

Buraya geri zekalı sevgilimle gelmem gerekiyordu ama bir kız için beni terk etti ve...
كان يُفترض بي القدوم إلى هنا برفقة صديقي المهووس ولكنهُ تركني لأجل فتاة أخرة ومن ثم...

Ben bir kız için asla sihirli güçlerimden vazgeçmem.
لن أسلّم قوّاي السحرية لأجل فتاة مطلقًا

Sense her şeyi bir kız için yaptın.
وأنت تخليت عن كل شيء لأجل فتاة

Hiç kimse öylesine bir kız için bokun içinde eşelenmez.
كل هذا الهراء لأجل فتاة فقط؟

Hiç bir kız için kardeşini ezdirme.
لا تَخْذلُ أخوانكَ لأجل فتاة

kız için her şeyi yaparız.
نحن نفعل كل شيء لأجل فتاة

Bu intihar demek. Kızın biri için kendini feda ediyorsun ama arkadaşların için edemiyorsun, öyle mi?
أنت مستعد طوعياً للتضحية بحياتك لأجل فتاة ما لكنك تأبى بالتضحية لأجل رفاقك؟