12 kamyon gitti bile, iki tane de Annem için gidecek. | Open Subtitles | لقد وضعت 12 سروالاً قصيراً سلفاً اثنان آخران لأجل والدتي |
Annem için aldım. O pek dışarı çıkmıyor bugünlerde, ayağında sorun var. | Open Subtitles | إنها لأجل والدتي , لا تستطيعُ الخروج كثيراً... |
Annem için doğru şeyi yaptığımı söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنني أقوم بالصواب لأجل والدتي |
Haley, "kız" dövmesi yaptırmazsan ben bunu Annem için yaptırmışım gibi olacak ve bacağımı kesip koparmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | لكن لا أعتقد بأني أريد وشماً حين يصبح لديّ بشرة مُسنّة "هايلي"، إذا لم تحصلي على "إبنة" سيبدو كأني فعلتُ هذا لأجل والدتي |
Annem için mi? | Open Subtitles | لأجل والدتي ؟ |