Oradaki tüm telefonlara acilen dinleme cihazı koymalıyız. | Open Subtitles | كان علينا الآن الحصول على إذن لأجهزة تنصت على الهواتف العمومية في المشروع |
Onların eski çağrı cihazı kodları. | Open Subtitles | إنّهم رموز لأجهزة الإستدعاء تلك التي أُلغيت. |
Hayır, hayır dedim. Sana söyledim... İzleme cihazı yok. | Open Subtitles | كلا، لقد قلت كلا لا لأجهزة التتبع |
Temiz. Dinleme cihazı yok. | Open Subtitles | إنه نظيف، لا وجود لأجهزة تنصت |
Dinleme cihazı takmaya gerek yok patron. | Open Subtitles | لا داعي لأجهزة التجسس أيّها الرئيس، وجدت آخر ضحايا (هوفمان). |
Dinleme cihazı yok. - Pekala çalışmaya başlayalım. | Open Subtitles | لا وجود لأجهزة تنصت. |