"لأخبرتك" - Translation from Arabic to Turkish

• söylerdim
• söylerdi
• anlatırdım
• söyleyebilirdim

Tutkumun ne olduğunu soracak olsaydınız, size büyük kilise vaizi olmak istediğimi söylerdim.
لو سألتي حينها ما هي طموحاتي، لأخبرتك أنني أريد أن أكون واعظاً في إحدى الكنائس الكبيرة.

Bilseydim, söylerdim. Kimi suçlayacağımı bilmiyorum.
لو كنت أعرف لأخبرتك لا أعرف من هو المسئول فحسب

Eğer işime burnunu sokmanı isteseydim söylerdim.
و لو كنت أريد مضايقتك يا امي لأخبرتك أين تضعي الترقية

İyimser bir doktor olsaydım size ümit olduğunu söylerdim.
لو اني كنت الطبيب المتفائل لأخبرتك أن هناك أمل

Bir hafta önce sorsan dünyamızı kurtarmak için her şeyi feda edebileceğimi söylerdim.
لو كنت سألتني قبل أسبوع لأخبرتك أنّي سأضحّي بأيّ شيء في سبيل حماية عالمي

Bunu yapmak isteseydim hemşirelerin senden nefret ettiğini söylerdim.
حسنا ان اردت فعل ذلك لأخبرتك كم تكرهك الممرضات

Kahretsin, bilsem söylerdim zaten.
اللعنة، لو كنت أعرف أكثر، لأخبرتك في الحال

İnanın, Bay Hughes, oğlunuzun yerini bilseydim size söylerdim.
صدقني يا سيد هيوز لو أني أعرف أين ابنك لأخبرتك

Neresi olduğunu söylerdim ama bilmek istemediğini çok net ifade ettin.
لأخبرتك بمكانها، لكنك أوضحت أنّك لا تريد أن تعلم.

Olsaydı size söylerdim. Çünkü bizimlesiniz, değil mi?
لو كان هناك شيءٌ لأخبرتك لأنك معنا، أليس كذلك؟

Eğer böyle olacağını bilseydim sana hemen söylerdim.
لو كنت أدري هذا لأخبرتك فوراًَ

Hayır, tersine, seni tuhaf bulsaydım söylerdim.
لا، إن كنت حسبتك غريبة الأطوار لأخبرتك.

Tamam mı? Yemin ederim, söylerdim.
أقسم بالله، لو كنت أعلم لأخبرتك

Bildiğim bir şey olsa söylerdim.
ولكن أذا كان هناك شيء لأخبرتك به

Onu çektirecek kadar ta.aklı olsaydın sana söylerdim, ama
اذا رأيت أنك تملك خصيتين كبيرتين لمثل تلك الأفعال,كنت لأخبرتك,ولكن...

Ne istediklerini bilseydim sana söylerdim! Seve seve sana söylerdim!
لو كنت أعرف مايريدونه لأخبرتك إياه

Bilmiyorum. Bilsem söylerdim! Bilmiyorum!
لا أعرف، لو كنت أعرف لأخبرتك لا أعرف

Hayır. Bir durum olsa sana söylerdim.
كلا ، لو كان هناك شئ يجري لأخبرتك

Ama şu an burada olsaydı sana benim söyleyeceklerimin aynısını söylerdi.
لن يُحييها، لكنّها لو كانت معنا لأخبرتك ما سأقوله لك عينه.

Madeline, daha fazlasını öğrenmen gerekseydi, ben anlatırdım.
مادلين,لو كنت أعرف المزيد لأخبرتك

Eğer aramış olsaydın sana artık kanunen mümkün olsa da halen aşmamız gereken bazı engeller olduğunu söyleyebilirdim.
حسنٌ، لو اتصلت بي ، لأخبرتك بأنّه على الرغم من تشريع هذا الأمر إلا أنّه مازال هنالك بعض العقبات التي يجب علينا تخطّيها