- Dediğim gibi, sana birşey sormam gerekti. | Open Subtitles | -كأنني ذكرت من أنني بحاجة لأسألكِ شيئاً |
- Dediğim gibi, sana birşey sormam gerekti. | Open Subtitles | -كأنني ذكرت من أنني بحاجة لأسألكِ شيئاً |
Sana bir soru sormam gerek. | Open Subtitles | أتيت لأسألكِ نفس السؤال |
Bu adamı gördünüz mü diye sormaya gelmiştim. | Open Subtitles | حسناً، أتيتُ لأسألكِ إن كنتِ قد رأيتِ هذا الرجل |
Aile bile olabiliriz o yüzden sana böyle bir soru sormaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | ربما قد نصبح عائلة لذا .. ألا أملك الحق لأسألكِ مثل هذا السؤال ؟ |
Benimle çıkmak ister misin diye sormaya geldim. | Open Subtitles | - أردتُ لأسألكِ إن كنتِ تودين الخروج في موعد ٍ معي |
Yeni kıdemli başkan yardımcım olur musun diye sormak için kapıyı kapattım. | Open Subtitles | .. أغلقت الباب لأسألكِ إن كنتِ تريدين أن تكوني نائبة المدير الجديدة |
Bunu sormak için ameliyattan çıkmayı bekleyecektim, ama zaman kimseyi beklemez, değil mi? | Open Subtitles | وكنت سأنتظر لبعد الجراحة لأسألكِ هذا لكن تباً , الزمن لا ينتظر أحد ,صحيح ؟ |
Sana bir şey sormaya geldim. | Open Subtitles | جئتُ لأسألكِ عن شيئاً ما. |
Sadece adını sormak için bile yanlış metro istasyonunda inmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان علي النزول في محطة القطار فقط لأسألكِ عن اسمكِ |
Teşekkür etmek ve bir şeyler sormak için gelmeni umuyordum. | Open Subtitles | تمنّيت أن تأتي، بحيث أتمكّن من شكرك ...و لأسألكِ |